Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
GLAUBWÜRDIGKEIT : German Turkish

" [die] inanılırlık; güvenilirlik"

GLEICH : German Turkish

" eşit, müsavi; benzer; aynı, özdeş; hemen, derhal"

GLEICH BEI DER ANKUNFT : German Turkish

gelir gelmez

GLEICH GROß : German Turkish

ir boyda

GLEICHALTRIG : German Turkish

yaşıt, aynı yaşta

GLEICHARTIG : German Turkish

enzer, aynı türden

GLEICHBEDEUTEND : German Turkish

eşanlamlı, anlamdaş

GLEICHBERECHTIGT : German Turkish

eşit haklara sahip

GLEICHBERECHTIGUNG : German Turkish

[die] eşit haklar

GLEICHBLEIBEND : German Turkish

sabit, değişmez

GLEICHEN : German Turkish

enzemek, andırmak

GLEICHERMAßEN : German Turkish

aynı suretle

GLEICHFALLS : German Turkish

aynen, keza, dahi

GLEICHFÖRMIGKEIT : German Turkish

" [die] düzgünlük, eşitlik; tekdüzelik, monotonluk"

GLEICHGESINNT : German Turkish

kafa dengi

GLEICHGEWICHT : German Turkish

[das] denge, muvazene

GLEICHGEWICHTSSTÖRUNG : German Turkish

[die] denge bozukluğu

GLEICHGÜLTIG : German Turkish

" aldırışsız, ilgisiz, kayıtsız; önemsiz, ehemmiyetsiz"

GLEICHGÜLTIGKEIT : German Turkish

" [die] aldırışsızlık, ilgisizlik, kayıtsızlık; önemsizlik, ehemmiyetsizlik"

GLEICHHEIT : German Turkish

[die] eşitlik

GLEICHKOMMEN : German Turkish

" eşit olmak; başa baş gelmek"

GLEICHMACHEREI : German Turkish

[die] eşitçilik

GLEICHMUT : German Turkish

[der] soğukkanlılık, itidal

GLEICHMÄßIG : German Turkish

" düzenli; eşit"

GLEICHNIS : German Turkish

[das] mesel