Multilingual Turkish Dictionary Germany

GLOBAL : German Turkish

evrensel

GLOBUS : German Turkish

[der] yerküre

GLOCKE : German Turkish

" [die] zil; çan; kampana; çıngırak; fanus"

GLOCKENBLUME : German Turkish

[die] çançiçeği, boruçiçeği

GLOCKENGELÄUT : German Turkish

[das] çan sesleri, çanıltı

GLOCKENSPIEL : German Turkish

[das] çan sesleri çıkaran çalgı

GLOCKENTURM : German Turkish

[der] çan kulesi

GLORIE : German Turkish

[die] şan, şöhret

GLOSSAR : German Turkish

[das] sözcük listesi, sözlük

GLOSSE : German Turkish

[die] iğneli makale, yorum

GLOTZEN : German Turkish

dik dik bakmak

GLUCKERN : German Turkish

gluk gluk etmek

GLUT : German Turkish

" [die] şiddetli sıcak; kor; şiddetli arzu, ateş"

GLÄNZEN : German Turkish

" parlamak, parıldamak; cilalamak, perdahlamak"

GLÄNZEND : German Turkish

" parlak; kusursuz, enfes"

GLÄTTE : German Turkish

" [die] pürüzsüzlük, düzlük; cilalılık, perdahlılık; kayganlık"

GLÄTTEN : German Turkish

" düzeltmek, düzleştirmek; cilalamak, perdahlamak, pürüzünü gidermek; mührelemek"

GLÄUBIG : German Turkish

dindar, mümin, inançlı

GLÄUBIGER : German Turkish

[der] alacaklı

GLÖCKCHEN : German Turkish

[das] çıngırak

GLÜCK : German Turkish

" [das] şans, talih, kısmet, baht; mutluluk, saadet; başarı, muvaffakıyet"

GLÜCK BRINGEN : German Turkish

şans getirmek, uğur getirmek

GLÜCK HABEN : German Turkish

şanslı olmak

GLÜCKEN : German Turkish

aşarmak

GLÜCKLICH : German Turkish

" şanslı, talihli, kısmeti açık; mutlu, mesut, bahtiyar; başarılı, muvaffakıyetli; uğurlu; bereketli, mübarek"