Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KIRBAÇKURDU, -NU : Turkish Turkish

çeşitli türleri insanların ve hayvanların kalınbağırsağında yaşayan, boyu 5 cm. olan, eni gözle görülmeyecek incelikte bir asalak, °trikosefal (trichuris trichiura)

KIRBAÇKURTLARI : Turkish Turkish

örnek hayvanı kırbaçkurdu olan, yuvarlaksolucanlar familyası

KIRBAÇLAMA : Turkish Turkish

kırbaçlamak eylemi

KIRBAÇLAMAK : Turkish Turkish

kırbaçla vurmak

KIRBAÇLANMA : Turkish Turkish

kırbaçlanmak eylemi

KIRBAÇLANMAK : Turkish Turkish

kırbaçla dövülmek

KIRBAÇLATILMAK : Turkish Turkish

kırbaçla dövdürülmek

KIRBAÇLATMA : Turkish Turkish

kırbaçlatmak eylemi

KIRBAÇLATMAK : Turkish Turkish

kırbaçlanmasına neden olmak

KİRÇ : Turkish Turkish

çam, ardıç vb. ağaçların kurumuş dal, yaprak ve kozalaklarının ortak adı

KIRÇ : Turkish Turkish

kışın, sisli havalarda, ağaç dallarını, toprak çıkıntılarını vb. yerleri kaplayan buz tabakası

KIRÇAK : Turkish Turkish

dibi dar üstü geniş su fıçısı

KIRCI : Turkish Turkish

dolu

KIRCI : Turkish Turkish

ufak ve sert taneli kar

KIRÇIL : Turkish Turkish

kırlaşmaya başlamış, kır renkli

KIRÇILLANMA, KIRÇILLAŞMA : Turkish Turkish

kırçıl duruma gelme

KIRÇILLANMAK, KIRÇILLAŞMAK : Turkish Turkish

kırçıl duruma gelmek

KIRCIMAK : Turkish Turkish

(ufak ve sert taneli kar için) serpiştirmek

KIRCIN : Turkish Turkish

hayvan kıranı

KIRÇMAK : Turkish Turkish

ir vuruşta biçmek

KIRÇMAK : Turkish Turkish

kırılmak, burkulmak

KIRÇMAK : Turkish Turkish

ir şeyi dişle kesmek, koparmak

KIRÇOZ : Turkish Turkish

orta yaşlı, bıyıklı adam, kıranta

KİRDE : Turkish Turkish

genellikle mısır unuyla yapılan bir tür pide

KIRDIĞI KOZ ( YA DA CEVİZ) KIRKI ( YA DA BİNİ) AŞMAK : Turkish Turkish

sürekli yakışıksız davranışlarda bulunmak