Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

(köküyle ve sapıyla çıkarılan bitkilerde) tane

KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

dip, temel, °esas

KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

kaynak, köken

KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

ir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin tümü

KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

sözcüğün her türlü ekler çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü

KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

olağan koşullarda çevresinden yalıtılamayan, ancak birçok tepkimeden nitelik değiştirmeden geçebilen atom kümesi

KÖK, -KÜ : Turkish Turkish

(denklemde) bilinmeyenin yerine konulduğunda uygun düşen gerçek ya da bileşik değer. herhangi bir kuvvete-üçüncü kuvvete diyelim- yükseltildiğinde örneğin "8 sayısını veren 2 sayısı 8'in üçüncü kuvvetten köküdür" denir

KOKA : Turkish Turkish

ıkiçeneklilerden, çiçekleri küçük ve sarımtırak, zeytine benzer meyvesi kırmızı renkte olan, yapraklarından kokain çıkarılan, en çok peru'da yetişen bir bitki (erythroxylon coca)

KOKA : Turkish Turkish

u bitkinin yapraklarından çıkarılan madde

KOKAİN : Turkish Turkish

koka yapraklarından çıkarılan uyuşturucu bir alkaloit

KOKAİNOMAN : Turkish Turkish

urnuna kokain çekme alışkanlığı olan (kimse)

KOKAİNOMANİ : Turkish Turkish

sonu ölüme varan kokain düşkünlüğü, alışkanlığı

KOKAK : Turkish Turkish

kötü, pis kokan

KOKANA : Turkish Turkish

hıristiyan kadınlarına verilen ad

KOKANA : Turkish Turkish

süsüne düşkün kadın

KOKANA GİBİ : Turkish Turkish

çok süslü yaşlı kadın

KOKARAĞAÇ : Turkish Turkish

aylandız

KOKARCA : Turkish Turkish

etoburlardan, orta boyda, kendini korumak için düşmanına pis bir sıvı fışkırtan, ince uzun bir kürk hayvanı (mustela putorius)

KOKART : Turkish Turkish

asker şapkalarına takılan ve rengi uluslara ve sınıflara göre değişen im

KOKART : Turkish Turkish

elli bir topluluğa özgü olan im

KOKARTLI : Turkish Turkish

kokardı olan (kimse vb.)

KÖKAYAKLILAR : Turkish Turkish

kökbacaklılar

KÖKBACAKLILAR : Turkish Turkish

kök biçiminde, yalancı ayak denilen protoplazma uzantılarıyla devinen, besinlerini bulan, amipleri, günsüleri, deliklileri ve ışınlıları içine alan bir gözelilerden bir sınıf

KÖKBOYASI, -NI : Turkish Turkish

kökboyasıgillerden, çalı görünüşünde bir bitki, kızılkök. bu bitkinin sürüngen ve kırmızı renkteki köksapları boyacılıkta kullanılır (rubia tinctorum)

KÖKBOYASI, -NI : Turkish Turkish

u bitkinin köklerinden elde edilen kırmızımsı sarı bir boya, kökkırmızısı, °alizarin