Turkish
OTSU, OTSUL : Turkish Turkish
ot gibi olan, gövdesi odunlaşmayan, kısa ömürlü (bitki)
OTSUZ : Turkish Turkish
otu olmayan (yer)
ÖTTÜRME : Turkish Turkish
öttürmek eylemi
ÖTTÜRMEK : Turkish Turkish
ötmesini sağlamak ya da ses çıkartmak
ÖTÜCÜ : Turkish Turkish
güzel öten, ötüşü güzel olan
ÖTÜCÜ KUŞLAR : Turkish Turkish
kuşlar sınıfının geniş bir takımı
ÖTÜMLÜ : Turkish Turkish
ciğerlerden gelen havanın ses yolundaki sivrilmiş ve gerilmiş kapalı bir engele çarpmasıyla oluşan, titreşimli ses veren (ünsüz), sürekli, tonlu, °sedalı
ÖTÜMLÜLEŞME : Turkish Turkish
ötümlüleşmek eylemi
ÖTÜMLÜLEŞMEK : Turkish Turkish
sözcüklerin son sesinde bulunan ötümsüz ünsüzler, ünlü ile başlayan bir ek aldığında ötümlü duruma gelmek: ekmek, ekmeği; ağaç, ağaca; kanat, kanadı; dip, dibi gibi
ÖTÜMSÜZ : Turkish Turkish
ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı ya da yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan, titreşimsiz ses veren (ünsüz), süreksiz, tonsuz, °sedasız: ç, f, h, k, p. s, ş, t
ÖTÜMSÜZLÜK : Turkish Turkish
ötümsüz olma durumu
OTURACAK : Turkish Turkish
sandalye, iskemle, kanepe gibi üstüne oturulan şey
OTURAK : Turkish Turkish
oturulacak yer ya da şey
OTURAK : Turkish Turkish
tahtadan alçak iskemle
OTURAK : Turkish Turkish
ir şeyin yere gelen tarafı, taban
OTURAK : Turkish Turkish
ıçine aptes bozulan kap, lazımlık
OTURAK : Turkish Turkish
(kimi bölgelerde) ıçkili, çalgılı ve kadınlı eğlenti
OTURAK : Turkish Turkish
acaklarında ya da başka bir yerinde, gezmesine engel olacak bir özürü olduğundan hep evde oturan (kimse)
OTURAK : Turkish Turkish
oru mengenesinin tezgâha oturduğu ve vidalandığı bölüm
OTURAK : Turkish Turkish
kürekli teknelerde kürekçilerin oturduğu enli tahta
OTURAK ÂLEMİ : Turkish Turkish
anadolu'nun kimi yörelerinde, yalnız erkeklerin katıldığı, kadın oynatılan içkili toplantı
OTURAK KÜNDESİ ( YA DA YER KÜNDESİ) : Turkish Turkish
güreşte bir elin arkadan iki bacak arasından,ötekinin de önden getirilerek kasık üzerinde kilitlenmesi biçimindeki kündeleme
OTURAKLI : Turkish Turkish
sağlam, gösterişli
OTURAKLI : Turkish Turkish
saygı uyandıran, âğırbaşlı
OTURAKLI : Turkish Turkish
(söz için) yerinde ve sırasında söylenen
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani