Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
PIRTI : Turkish Turkish

asma ve ketenden yatak, yorgan yüzü, giysilik kumaş

PIRTICI : Turkish Turkish

manifaturacı

PIRTLAK : Turkish Turkish

pırtlamış, dışarı fırlamış, patlak

PIRTLAK : Turkish Turkish

kolayca kabuğundan dışarı çıkabilen

PIRTLAMA : Turkish Turkish

pırtlamak eylemi

PIRTLAMAK : Turkish Turkish

ulunduğu yerden kayıp dışarı çıkmak

PİRUHİ : Turkish Turkish

ir çeşit hamur yemeği

PİRÜPAK, -Kİ : Turkish Turkish

tertemiz, lekesiz

PİRYOL : Turkish Turkish

üzerinde kümbet biçiminde bir kapağı bulunan, oldukça büyük bir tür cep saati

PİRZOLA : Turkish Turkish

kasaplık hayvanda omurganın iki yanındaki bölge

PİRZOLA : Turkish Turkish

u bölgeden dilimler durumunda çıkarılan kemikli et parçası, °kotlet

PİRZOLALIK : Turkish Turkish

pirzola yapmaya elverişli

PİS : Turkish Turkish

leke, toz ya da kirle kaplı olan, kirli, iğrendirici, °murdar, °mülevves

PİS : Turkish Turkish

kendinde pislik olan ya da pislenmiş olan

PİS : Turkish Turkish

eğenilmeyecek durumda olan, kötü, zararlı

PİS : Turkish Turkish

kendinde pislik ya da kir olmamasına karşın kimi nedenlerden dolayı iğrenilen

PİS : Turkish Turkish

çirkin, sevimsiz olan

PİS : Turkish Turkish

(söz için) dinleyenleri utandıracak durumda olan

PİS : Turkish Turkish

ıçinden çıkılması çok güç, karışık

PİS LAKIRDI ( YA DA SÖZ) : Turkish Turkish

ayıp sayılan söz

PİS PİS : Turkish Turkish

hoşa gitmeyecek yolda

PİS PİS DÜŞÜNMEK : Turkish Turkish

derin ve üzüntülü düşünceye dalmak

PİS PİS GÜLMEK : Turkish Turkish

aşkalarını kızdıracak, sinirlendirecek biçimde gülmek

PİSBIYIK : Turkish Turkish

kılları gür olmayan ve biçime girmeyen bıyık

PİSBOĞAZ : Turkish Turkish

zamansız ve ayırt etmeden, eline geçeni yiyen (kimse)