Multilingual Turkish Dictionary Turkish

SABANBALIĞI, -NI : Turkish Turkish

dev köpekbalığıgillerden, boyu beş metre kadar olabilen, kuyruğu sabana benzer bir köpekbalığı (alopias vulpes)

SABANKEMİĞİ, -Nİ : Turkish Turkish

urun boşluklarını birbirinden ayıran çeperin arkasında bulunan ince uzun bir kemik

SABANKIRAN : Turkish Turkish

kayışkıran

ŞABANLAŞMA : Turkish Turkish

şabanlaşmak eylemi

ŞABANLAŞMAK : Turkish Turkish

aptal, şaşkın duruma gelmek, aptallaşmak

SABAUŞŞAK : Turkish Turkish

türk müziğinde bir bileşik makam

SABİ : Turkish Turkish

henüz erinlik çağına gelmemiş erkek çocuk

SABIK, -KI : Turkish Turkish

geçen, önceki

SABIK, -KI : Turkish Turkish

eski: sabık müdür

SABIKA : Turkish Turkish

geçmiş şey, geçmiş olay

SABIKA : Turkish Turkish

geçmişte işlenmiş, mahkemece tanıtlanıp cezalandırılmış olan suç

SABIKA KAYDI : Turkish Turkish

adli sicilden verilen bilgiye göre bir kimsenin sabıka durumunu gösteren yazı

SABIKALI : Turkish Turkish

sabıkası olan: poliste sabıkalıların listesi var

SABIKASIZ : Turkish Turkish

sabıkası olmayan

SABIR TAŞI : Turkish Turkish

çok sabırlı kimse

SABIR, -BRI : Turkish Turkish

acı, yoksulluk, haksızlık gibi üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan onların geçmesini bekleme erdemi, dayanç

SABIR, -BRI : Turkish Turkish

olacak ya da gelecek birşeyi telaş göstermeden bekleme

SABIRLA : Turkish Turkish

sabır göstererek, sabırlı davranarak

SABIRLI : Turkish Turkish

sabır gösteren, katlanan, sabreden, dayançlı

SABIRSIZ : Turkish Turkish

sabır göstermeyen, sabrı olmayan, dayançsız

SABIRSIZCA : Turkish Turkish

sabırsız olarak

SABIRSIZLANMA : Turkish Turkish

sabırsızlanmak eylemi

SABIRSIZLANMAK : Turkish Turkish

sabırlı davranmamak, sabırsızlık göstermek

SABIRSIZLIK : Turkish Turkish

sabır göstermeme, sabırlı davranmama durumu, sabırsız olma durumu

SABIRSIZLIKLA : Turkish Turkish

sabır göstermeyerek; merakla