Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HALACA : Turkish Risale

f. Ayak yolu, abdesthane

HALAFET : Turkish Risale

Ahmaklık, hamâkat, budalalık

HALAHİL : Turkish Risale

(Halhal. C.) Arap kadınlarının süs olarak ayak bileklerine taktıkları halkalar. Bunlar altun veya gümüşten yapılır

HALAK : Turkish Risale

Eskimiş ve yıpranmış bez. Paçavra

HALAKA : Turkish Risale

(Hâlik. C.) Berberler

HALAKAT : Turkish Risale

Halukluk, güzel ahlâklılık, iyi huyluluk. * Düzlük, dümdüzlük

HALAKÎ : Turkish Risale

Paçavracı

HALAKİM : Turkish Risale

(Hulkum. C.) İnsan ve hayvanlarda boğazlar

HALAL : Turkish Risale

Dostluk, ahbaplık. * İki şey arasında açıklık olma

HALAL(ET) : Turkish Risale

İki şeyin arası açık olmak. * Dostluk. Samimi dostluk

HALALE : Turkish Risale

Kadın eş. Halile, zevce

HALALUŞ : Turkish Risale

f. Kavga, döğüş, şamata, gürültü

HALAS : Turkish Risale

Kurtulma, kurtuluş. Selâmete ermek

HALAT : Turkish Risale

(Hâle. C.) Halalar. Babanın kız kardeşleri. Arabçada: Ananın kız kardeşleri. Teyzeler

HALAVET : Turkish Risale

Tatlılık. Şirin olmak

HALAVET-İ KELÂM : Turkish Risale

Sözün güzelliği ve akıcılığı

HALAVETBAHŞ : Turkish Risale

f. Zevk veren, hâlâvet veren

HALAVETYAB : Turkish Risale

f. Zevk bulan, halâvet bulan

HALAYIK : Turkish Risale

Cariye, hizmetçi

HALAİF : Turkish Risale

Halifeler

HALAİK : Turkish Risale

(Halayık) (Halk. C.) Mahlukat. Yaratılmışlar. * Huylar. Tabiatlar

HALAİL : Turkish Risale

(Halile. C.) Nikâhlı kadınlar, zevceler, karılar

HALAŞE : Turkish Risale

f. Gemi dümeni. * Çörçöp

HALB : Turkish Risale

Süt sağmak

HALBA : Turkish Risale

Ahmak. Şaşkın. * Aldatıcı, hilekâr, sahtekâr