English Turkish
IMMORAL CONTRACT : English Turkish
ahlaka aykırı sözleşme, ahlak dışı kontrat, içeriği etik olmayan kontrat, imzalanması etik olmayan sözleşme
IMMORALITY : English Turkish
n. ahlaksızlık, terbiyesizlik
IMMORALLY : English Turkish
adv. ahlaksızca, ahlaksız bir şekilde, etik olmayan bir şekilde, kötücül bir şekilde, kötü niyetli bir şekilde
IMMORTAL : English Turkish
n. ölümsüz varlık
IMMORTAL : English Turkish
adj. ölümsüz, ölmez, ebedi, sonsuz
IMMORTAL POET : English Turkish
ölümsüz şair, ölümsüz ozan, ünü sonsuza kadar devam eden şair
IMMORTALISATION : English Turkish
n. (Britanya İngilizcesi) ölümsüzleştirme, ölümsüzleştirilme, ölümsüzleşme, ölümsüz hale getirilme (immortalization olarak da yazılır)
IMMORTALISE : English Turkish
v. (Britanya İngilizcesi) ölümsüzleştirmek, ölümsüzleştirilmek, ölümsüzleşmek, ölümsüz hale getirilmek (immortalize olarak da yazılır)
IMMORTALITY : English Turkish
n. ölümsüzlük, ebedilik
IMMORTALITY OF THE SOUL : English Turkish
uhun ölümsüzlüğü, ruhun asla ölmeyeceği inancı
IMMORTALIZATION : English Turkish
n. ölümsüzleşme
IMMORTALIZE : English Turkish
v. ölümsüzleştirmek
IMMORTALIZED : English Turkish
adj. ölümsüzleştirilmiş, ölümsüzleşmiş, ölümsüz bir hayat verilmiş; sonsuza kadar ünlü kalacak hale getirilmiş
IMMORTALLY : English Turkish
adv. ölümsüz bir şekilde, ebediyen, sonsuza kadar
IMMORTELLE : English Turkish
n. kurutulduğunda rengi bozulmayan çiçek
IMMOTILE : English Turkish
adj. kıpırdayamaz, hareket edemez
IMMOTILITY : English Turkish
n. kıpırdayamazlık, kıpırdayamama durumu, hareket edemezlik, hareket edememe durumu, hareketsizlik
IMMOVABILITY : English Turkish
n. kımıldamazlık, sabitlik, kararlılık, sarsılmama, metin olma
IMMOVABLE : English Turkish
adj. oynamaz, yerinden oynamaz, kımıldamaz, taşınmaz, sabit, sarsılmaz, metin, kararlı
IMMOVABLE PROPERTY : English Turkish
taşınmaz mal, gayrimenkul mal, bir yerden bir yere taşınamayan mallar, taşınabilir olmayan mal, sahibinin borçlarını ödemek için kullanılması Halacha (Halakha, Musevi Din Hukuku) tarafından yasaklanmış mülk
IMMOVABLES : English Turkish
n. gayrimenkul, taşınmaz mal
IMMOVABLY : English Turkish
adv. sabit bir şekilde, kararlı bir şekilde, yerleşik bir şekilde; değiştirilemez bir şekilde, değişmez bir şekilde; esnetilemez bir şekilde, oynatılamaz bir şekilde, direngen bir şekilde
IMMOVEABLE : English Turkish
adj. sabitleştirilmiş, yerleşik, oynatılamaz, kımıldatılamaz; değiştirilemez, değişmez; esnetilemez, oynatılamaz, direngen
IMMUNE : English Turkish
n. bağışık kimse, muaf kimse
IMMUNE : English Turkish
adj. bağışık, etkilenmeyen, duyarsız, ayrıcalıklı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani