English Turkish
RUN OUT OF STEAM : English Turkish
enerji veya gücün tükenmesi, buharın bitmesi, yakıtın bitmesi
RUN OVER : English Turkish
çiğneme
RUN PICTURES : English Turkish
esimleri göstermek, birbiri ardına resimleri göstermek
RUN RINGS AROUND A PERSON : English Turkish
ir kimsenin etrafındaki halkaları geçmek, bir kimseyi geçmek; daha iyi olmak
RUN RIOT : English Turkish
azmak, azıtmak, taşkınlık yapmak, kural tanımamak, ele avuca sığmamak, dal budak salmak, her yeri kaplamak (bitki)
RUN SEPARATELY : English Turkish
ayrı ayrı yarışmak, farklı aday listelerinde rekabet etmek, farklı gruplarla yarışmak veya farklı gruplarla koşmak
RUN SHORT : English Turkish
tükenmiş olmak, bitip tükenmek, kullanılıp bitmiş olmak;
yok durumunda olmak
RUN SHORT OF : English Turkish
v. az kalmak, azalmak
RUN SHORT OF SMTH : English Turkish
v. az gelmek, az kalmak, azalmak, yetişmemek, yetmemek
RUN SLAP INTO : English Turkish
-a toslamak,
a çarpmak
RUN SMB. CLOSE : English Turkish
v. yetişmek, boy ölçüşebilmek
RUN THE BLOCKADE : English Turkish
ablukayı yarmak
RUN THE GAUNTLET : English Turkish
sıra dayağı yemek
RUN THE GAUNTLET OF SMTH : English Turkish
ağır eleştiri almak, onur kırıcı davranışa katlanmak
RUN THE HAZARD : English Turkish
isk almak, kendini tehlikeye atmak
RUN THE RISK OF : English Turkish
- tehlikesi altında olmak, tehlikede olmak
RUN THE RISK OF DOING SMTH : English Turkish
v. yapmayı göze almak, riskini almak
RUN THE SHOW : English Turkish
yönetmek, işletmek, patron olmak
RUN THROUGH : English Turkish
delik açmak, saplamak, çizgi çekmek
RUN TIME : English Turkish
çalışma zamanı, bir uygulamanın çalışması esnasındaki zaman (Bilgisayar)
RUN TO A PERSON'S AID : English Turkish
ir insanın yardımına koşmak, bir kimseye yardım etmek için acele etmek
RUN TO SEED : English Turkish
kuvvetten düşmek, güçten düşmek, eski gücünü kaybetmek, tohuma kaçmak
RUN UP : English Turkish
yukarıya koşmak, koşturmak, koşuşmak, birden artmak, daralmak (elbise), çekmek, kısalmak, artırmak (güç vb.), şişirmek (hesap), yükseltmek, çekmek (bayrak), dikivermek, çabucak dikmek
RUN UP A FLAG : English Turkish
ayrağı çekmek, bayrağı bayrak direğine çekmek
RUN UP AGAINST SMB : English Turkish
v. rastlamak, karşılaşmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani