Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SEE SOMEONE HOME : English Turkish

evine kadar bir kimseye eşlik etmek

SEE STARS : English Turkish

yıldızları saymak, vuruşun etkisiyle yıldızları saymak, şeşi beş görmek

SEE THE BACK OF : English Turkish

aşından savmak, başından atmak, defolmak

SEE THE COLOR OF THE MONEY : English Turkish

paranın rengini görmek, nakit bir ödeme almak

SEE THE DIFFERENCE : English Turkish

v. fark görmek

SEE THE LAST OF SOMEONE : English Turkish

ir kimseyi son kez görmek, bir kimseyi bir daha görmemek

SEE THE LIGHT : English Turkish

ışığı görmek, dünyaya gelmek, doğmak; sahne ışıklarının altına gelmek, ünlü olmak; gerçeği anlamak, kavramak

SEE THE LIGHT OF DAY : English Turkish

gün ışığını görmek, doğmak; yayınlanmak, keşfedilmek

SEE THE POINT : English Turkish

meseleyi anlamak, ifade edilen fikri anlamak

SEE THE RED LIGHT : English Turkish

tehlikeyi sezmek

SEE THE SUN : English Turkish

güneşi görmek, yaşamak, gün ışığını görmek

SEE THINGS : English Turkish

irşeyler görmek, serap görmek

SEE THINGS IN PERSPECTIVE : English Turkish

olayları perspektif içerisinde görmek, olay ve nesneleri doğru şekilde görmek, nesneleri uyum içerisinde görmek

SEE THINGS THROUGH ROSE SPECTACLES : English Turkish

hayatı toz pembe görmek, toz pembe gözlüklerle bakmak

SEE THROUGH : English Turkish

yardım etmek, destek olmak, yarı yolda bırakmamak, sonuna kadar götürmek, yarım bırakmamak, arasından bakmak, içini görmek, yetmek (para), işini görmek

SEE THROUGH : English Turkish

v. arkadan görmek; sonuna kadar bir şeyin uygun şekilde yapılacağından endişe etmek

SEE TO : English Turkish

akmak, ilgilenmek, icabına bakmak

SEE TO THE DOOR : English Turkish

dışarıya kadar eşlik etmek, evin ön kapısına kadar eşlik etmek

SEE VISIONS : English Turkish

halüsinasyon görmek

SEE WHAT IT'S ALL ABOUT : English Turkish

v. neler olduğunu görmek, meselenin ne olduğunu görmek

SEE WHICH WAY THE CAT JUMPS : English Turkish

olayların gelişimine göre hareket etmek

SEE YOU : English Turkish

görüşürüz, şimdilik hoşçakal fakat gelecekte tekrar görüşeceğiz

SEE YOU AGAIN : English Turkish

tekrar görüşürüz, hoşçakal, gülegüle, bir müddet sonra seni tekrar göreceğim

SEE YOU ANON : English Turkish

sonra görüşürüz; kısa süre sonra görüşürüz

SEE YOU LATER : English Turkish

daha sonra görüşmek üzere