English Turkish
THE NEW YORK SUN : English Turkish
n. New York City'de (ABD) yayınlanan günlük gazete
THE NEW YORKER : English Turkish
n. öncelikle sanat ve güncel olaylarla ilgili konularla ilgilenen haftalık Amerikan dergisi
THE NEWS IN FULL : English Turkish
tam haberler, özet olmayan tam metin haberler, haberlerin tümü, haberlerin tam baskısı
THE NEWS SPREAD QUICKLY : English Turkish
haberler çabuk yayılır, haberlerin herkes tarafından duyulması fazla zaman almadı
THE NEXT GENERATION : English Turkish
gelecek nesil, mevcut neslin çocukları, çocuklar; ürün gelişiminde bir sonraki safha, yeni nesil
THE NEXT ROUND IS ON ME : English Turkish
ir sonraki içkiler benden
THE NEXT STATION IS : English Turkish
ir sonraki istasyon
THE NEXT WORLD : English Turkish
sonraki dünya, ölümden sonraki yaşam, yaşam sonrası, gelecek dünya
THE NICETIES OF LIFE : English Turkish
n. yaşamın hoş yanları
THE NIGHT IS STILL YOUNG : English Turkish
gece hala genç, şafak sökmeden önce boş vakit faaliteyleri yapmak için hala çok zaman var
THE NIHON KEIZAI SHIMBUN : English Turkish
dünyanın en büyük çok satan günlük iş gazetesi (Nihon Keizai Shimbun, Inc. tarafından üretilen)
THE NINTH SYMPHONY : English Turkish
Dokuzuncu Senfoni, Beethoven tarafından bestelenen senfonilerden biri
THE NOBILITIES : English Turkish
n. kibarlar
THE NOES HAVE IT : English Turkish
hayırlar kazandı, çoğunluk hayır diye oy verdi, çoğunluk hayır dedi
THE NOISE DROWNED THE CRIES FOR HELP : English Turkish
gürültü yardım çığlıklarını boğdu, gürültü yardım çığlıklarını bastırdı, gürültü ızdırap çığlıklarının duyulmasına mani oldu
THE NORMANDIE : English Turkish
Normandiya, 1942 yılında askeri kullanıma uygun hale getirmek için yeniden elden geçirilirken tahrip edilen lüks Fransız Okyanus gemisi
THE NORTH : English Turkish
n. Kuzey, Kuzey eyaletleri, ABD'nin kuzey bölgeleri (özellikle Ohio Nehri'nin kuzeyinde yer alan bölüm, Birliği muhafaza etmek için savaşan)
THE NORTH : English Turkish
n. kuzey, bir kıta veya ülkenin kuzey kesimleri; pusulada güneyin zıttı olan istikamet, doğan güneşe karşı durduğunda bir kimsenin sol tarafı
THE NORTHERN CROWN : English Turkish
Kuzey Çelengi, kuzey göklerindeki takım yıldızı
THE NUB : English Turkish
n. esas, püf noktası
THE NUMBER IS UNLISTED : English Turkish
u numara listede yok
THE NUMBER YOU HAVE REACHED IS DISCONNECTED : English Turkish
aradığınız numaraya ulaşılamıyor, aradığınız numara ile bağlantı yok, aradığınız numara geçici olarak hizmet dışıdır
THE NUTCRACKER : English Turkish
fındıkkıran, E. T. A. Hoffmann tarafından yazılan klasik bale ve Tchaikovsky tarafından bestelenen müzik
THE OFFICIAL ANNOUNCEMENT GAZETTE : English Turkish
esmi gazete ilanları, İsrail devletin'den resmi ilanların toplanmış şekli
THE OFFSCOURINGS OF HUMANITY : English Turkish
n. insanlığın yüz karası, insan bozuntusu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani