Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MELKUHA : Turkish Risale

(C: Melakih) Anasının karnında olan çocuk

MELKUT : Turkish Risale

Yerden kaldırılıp alınan şey. * Sokağa, virâneliğe, câmi veya kilise kapısına bırakılmış çocuk

MELL : Turkish Risale

Küsmek, darılmak. * Yorgunluk. * Kakma, dürtmek. * Mahzun olmak, kederli olmak. * Hamuru külün içinde pişirmek

MELLA : Turkish Risale

Zengin kimse

MELLAH : Turkish Risale

(C.: Mellâhân-Mellâhin-Mellâhun) Gemici. Kaptan. Denizci

MELLAHA : Turkish Risale

Tuz çıkan yer

MELLAHAN : Turkish Risale

(Mellâh. C.) Kaptanlar, denizciler, gemiciler

MELLAHE : Turkish Risale

Tuzla

MELLAHÎN : Turkish Risale

(Mellâh. C.) Denizciler, gemiciler, kaptanlar

MELLASE : Turkish Risale

Yeri düzeltmede kullanılan âlet, sürgü

MELLE : Turkish Risale

Çukur

MELMUS : Turkish Risale

(C.: Melâmis) (Lems. den) El ile dokunulmuş

MELMUSAT : Turkish Risale

(Melmus. C.) El ile dokunmalar. El ile temas etmeler

MELS : Turkish Risale

Enemek. Hayvanı iğdiş etmek, erkekliğini gidermek

MELSA' : Turkish Risale

Pürüzsüz ve düz yer. * şarap

MELSUK : Turkish Risale

Yapıştırılmış. Bitiştirilmiş

MELSUN : Turkish Risale

(C.: Melâsin) Yalancı, kezzâb

MELTAFA : Turkish Risale

Güzellik, lâtiflik yeri olan şey veya vasıf

MELTEM : Turkish Risale

Yaz mevsiminde karadan denize doğru esen rüzgâr

MELTUT : Turkish Risale

Karışmış, mahlut

MELUL : Turkish Risale

Usanmış. Bıkmış. Bezmiş. * Mahzun

MELULÂNE : Turkish Risale

Acıklı ve mahzun bir hâlde

MELUM : Turkish Risale

Azarlanmış, tahkir edilmiş, levmolunmuş

MELVAN : Turkish Risale

Gece ve gündüz

MELYENE : Turkish Risale

Yumuşaklık