Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MÜŞAR : Turkish Risale

(Şevr. den) İşaret olunan, işaretle gösterilen

MÜŞAR-Ü BİL-BENAN : Turkish Risale

(Müşar-ü bil-benam) Parmakla gösterilen. (Gösterilen şeyin meşhur ve belli olduğundan kinayedir.)

MÜŞARATA : Turkish Risale

şartlaşma

MÜŞARE : Turkish Risale

Düşmanlık, adâvet, muhâsama

MÜŞAREBE : Turkish Risale

(şürb. den) Beraber içme

MÜŞAREFE : Turkish Risale

Şan, şöhret ve şeref gibi hususlarda biriyle övünme. * Yükselme, yüksek yere çıkma

MÜŞAREKET : Turkish Risale

Birbirine ortak olmak, ortaklık. Beraber olup bir iş yapmak. * Gr: İkili tarafın da isteğini bildiren fiil. * Karşılıklı anlaşma, birbirini anlama

MÜŞAREME : Turkish Risale

Birbirinin başını yarmak. * Hediyeleşmek, atâ etmek

MÜŞAREZE : Turkish Risale

Çekişme, geçimsizlik, huysuzluk

MÜŞARÜN-İLEYH : Turkish Risale

Kendine işaret edilen. İsmi evvelce söylenmiş olan

MÜŞARİK : Turkish Risale

(Şirket. den) Ortak, şerik. Bir işte birlikte bulunan. * Birlikte iş yapanlardan herbiri. Ortakların beheri

MÜŞARİZ : Turkish Risale

Huysuz, kavgacı, gürültücü

MÜŞAT : Turkish Risale

(Mâşi. C.) Yayan yürüyen kimseler

MÜŞATARE : Turkish Risale

Uzaklık. Iraklık. * Bir şeyi yarı yarıya bölüşme. Paylaşma

MÜŞATE : Turkish Risale

Saç ve sakaldan dökülen kıllar

MÜŞATEME : Turkish Risale

(Şetm. den) Atışma, birbirine sövme. İki kişinin birbirine sövmesi

MÜŞATTAR : Turkish Risale

Edb: Mısraları arasına ilâveten ayrıca mısralar getirilmiş gazel veya keside

MÜŞATTAR-I MUHAMMES : Turkish Risale

Edb: Araya üç mısra ilâve edilmiş gazel ve kaside

MÜŞATTAR-I MURABBA' : Turkish Risale

Edb: Araya iki mısrâ ilâve edilmiş gazel veya kaside

MÜŞAVERE : Turkish Risale

Bir iş hususunda iki veya daha fazla kimseler arasındaki konuşma ve danışma. İstişare etme. (Bir kavim müşaverede bulundu mu rüşd ü salâha nâil olur. Hadis meâli)

MÜŞAVİR : Turkish Risale

İstişare olunacak kimse, kendisine danışılan kişi. * İdare işlerinde yakın yardımcı memur. * Kovanlık üstünde yapılan örtünün direkleri

MÜŞAVİRÎN : Turkish Risale

(Müşavir. C.) Müşavirler. Kendisine danışılan kişiler. İstişare edilen kimseler

MÜŞAYAA : Turkish Risale

Biriyle dostluk etme. * Birine uyma, tâbi olma. * Çağırmak. * Haykırmak

MÜŞAŞ : Turkish Risale

Omuz başı. * Yumuşak kemik başları. (Çiğnenmesi mümkündür). * Yumuşak yer

MÜŞBİ' : Turkish Risale

Doyuran, tok eden