Turkish Turkish
GÖNÜLDEN ÇIKARMAMAK : Turkish Turkish
sevilen kimseyi hiç unutmamak
GÖNÜLDEN IRAK OLMAK : Turkish Turkish
sevilmekten yoksun kalmak, sevilmemek
GÖNÜLDEŞ : Turkish Turkish
duyguları aynı olanlardan her biri, candan dost
GÖNÜLDEŞLİK : Turkish Turkish
gönüldeş olma durumu
GÖNÜLLENMEK : Turkish Turkish
gücenmek, darılmak, alınmak
GÖNÜLLÜ : Turkish Turkish
ağır ya da tehlikeli bir işi isteyerek üstlenen
GÖNÜLLÜ : Turkish Turkish
(bir şeye) çok özen gösteren, çok istekli
GÖNÜLLÜ : Turkish Turkish
seven kimse, sevgili, °talip
GÖNÜLLÜ : Turkish Turkish
kendi isteğiyle, gönüllü olarak
GÖNÜLLÜLÜK : Turkish Turkish
gönüllü olma durumu
GÖNÜLSÜZ : Turkish Turkish
ıstemeyerek, gönlü olmayarak, isteksiz
GÖNÜLSÜZCE : Turkish Turkish
ısteksiz bir biçimde, istemeyerek
GÖNÜLSÜZLÜK : Turkish Turkish
ir işi istemeyerek yapma, isteksizlik
GÖNYE : Turkish Turkish
dik açıları ölçmeye ve çizmeye yarayan dik üçgen biçiminde araç
GÖNYEBURUN : Turkish Turkish
marangozculukta parçaları 90° lik açı yapacak biçimde birleştirme
GÖNYELEMEK : Turkish Turkish
gönyeyle ölçmek
GÖNYESİ BOZUK : Turkish Turkish
olması gereken köşe açıları bozuk olan (araç, gereç), gönyesiz
GÖNYESİZ : Turkish Turkish
gönyesi bozuk
GONYOLOJİ : Turkish Turkish
açıların ölçülmesi kuramı
GONYOMETRE : Turkish Turkish
açıölçer
GONYOMETRİ : Turkish Turkish
açıölçüm
GÖR ( YA DA GÖRÜRSÜN) : Turkish Turkish
(tehdit yollu) gör!
GÖR BAK : Turkish Turkish
görürsün, göreceksin anlamında kullanılır
GÖRDEK : Turkish Turkish
acıbalık
GÖRDÜRMEK : Turkish Turkish
ir işi başkasına yaptırmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani