Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
I, İ : Turkish Turkish

majüskülü romen rakamlarında

I, İ : Turkish Turkish

türk abecesinin on birinci harfi; sesbilim bakımından, kalın, düz, dar ünlüyü gösterir

I, İ : Turkish Turkish

majüskülü romen rakamlarında
sayısını gösterir

İ, L : Turkish Turkish

akımından dişeti ünsüzlerinin ötümlüsüdür

İADE : Turkish Turkish

alınmış bir şeyi geri verme

İADE : Turkish Turkish

verilen bir şeyi almayarak geri çevirme, reddetme

İADE : Turkish Turkish

geri verilen mal, mektup, yayın

İADE : Turkish Turkish

karşılık olarak yapma, mukabele etme

İADE EDİLMEK : Turkish Turkish

geri verilmek, geri çevrilmek

İADELİ : Turkish Turkish

posta hizmetlerinde kendisine ulaştırılan kimseden, gönderene iletmek için imza alınan

İADELİ : Turkish Turkish

divan edebiyatında her beytin son sözcüğünü, sonraki beytin ilk sözcüğü yapma biçiminde ortaya çıkan söz sanatı

İADESİZ : Turkish Turkish

ir poliçenin üzerine yazılan ve poliçenin protesto edilmesi durumunda geri alınmayacağını bildiren (not)

İANE : Turkish Turkish

yardım

İANE : Turkish Turkish

yardım amacıyla toplanan para

İARE : Turkish Turkish

eğreti verme, ödünç verme

İAŞE : Turkish Turkish

yedirip içirme, besleme, bakma

İAŞE ETMEK : Turkish Turkish

yedirip içirmek, beslemek, bakmak

İAŞE VE İBATE : Turkish Turkish

esleme ve barındırma

İBADET ETMEK : Turkish Turkish

tanrı buyruklarını yerine getirmek, tanrı'ya yönelen saygı davranışında bulunmak, tapınmak

İBADET, -Tİ : Turkish Turkish

kulluk görevi, bağlılık

İBADET, -Tİ : Turkish Turkish

tanrı buyruklarını yerine getirme, tanrı'ya yönelen saygı davranışı, tapınma

İBADET, -Tİ : Turkish Turkish

ayin, °kült

İBADETHANE : Turkish Turkish

ıbadet yeri, tapınak

İBADULLAH : Turkish Turkish

tanrı'nın kulları

İBADULLAH : Turkish Turkish

pek bol, pek çok