Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İLAÇLATMAK : Turkish Turkish

ılaçlamasını yaptırmak

İLAÇLI : Turkish Turkish

ıçinde ilaç bulunan

İLAÇLI : Turkish Turkish

ılaçlanmış

İLAÇLIK : Turkish Turkish

ılaç yapmak için ayrılmış, ilaç yapmaya yarar

İLAÇSIZ : Turkish Turkish

ılacı olmayan

İLAÇSIZ : Turkish Turkish

ilaçlanmamı?

İLAH : Turkish Turkish

tanrı

İLAH : Turkish Turkish

ir alanda yaratıcılığıyla hayranlık uyandıran, çok beğenilen, çok tutulan

İLAH GİBİ : Turkish Turkish

çok yakışıklı (erkek)

İLAHE : Turkish Turkish

tanrıça

İLAHİ : Turkish Turkish

tanrı'ya özgü, tanrısal

İLAHİ : Turkish Turkish

çok güzel, mükemmel

İLAHİ : Turkish Turkish

tanrı'yı övmek, ona dua etmek için yazılıp makamla okunan nazım

İLAHİ : Turkish Turkish

"bu ne hal", "ne tuhaf" gibi şaşma, sitem bildirir

İLAHİCİ : Turkish Turkish

ılahi okuyanlara verilen ad

İLAHİYAT, -TI : Turkish Turkish

tanrıbilim, °teoloji

İLAHİYATÇI : Turkish Turkish

tanrıbilimci, °teolog

İLAHLAŞMAK : Turkish Turkish

yücelmek; çok beğenilmek, hayranlık uyandıran bir duruma gelmek

İLAHLAŞTIRILMAK : Turkish Turkish

(bir kişi) ılah durumuna getirilmek

İLAHLAŞTIRILMAK : Turkish Turkish

çok yüceltilmek

İLAHLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

(bir kişiyi) ılah durumuna getirmek

İLAHLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

çok yüceltmek

İLAM : Turkish Turkish

ildirme, anlatma

İLAM : Turkish Turkish

ir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmi belge

İLAM ALMAK : Turkish Turkish

mahkeme kararını bildiren belgeyi almak