Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İPSİZ SAPSIZ : Turkish Turkish

serseri, hayta

İPTAL ETMEK : Turkish Turkish

kullanıştan kaldırmak; bozmak

İPTAL ETMEK : Turkish Turkish

hükümsüz bırakmak, çürütmek

İPTAL, -Lİ : Turkish Turkish

yararlıktan, kullanıştan kaldırma, silme, bozma

İPTAL, -Lİ : Turkish Turkish

herhangi bir hükmün gereksiz olduğunu gerekçeleriyle göstererek çürütme

İPTEN KAZIKTAN KURTULMUŞ : Turkish Turkish

her türlü kötülüğü yapacak yaradılışta olan (kimse)

İPTEN KUŞAK KUŞANMAK : Turkish Turkish

yoksul düşmek

İPTİDA : Turkish Turkish

aşlangıç

İPTİDA : Turkish Turkish

ir işe başlama

İPTİDA : Turkish Turkish

(.'..) önceleri, en önce, ilk önce

İPTİDAİ : Turkish Turkish

ilkel

İPTİDAİ MEKTEP : Turkish Turkish

ilkokul

İPTİLA : Turkish Turkish

ir şeye aşırı düşkünlük, tiryakilik

İPTİZAL, -Lİ : Turkish Turkish

ayağılaşma, ayağa düşme

İPTİZAL, -Lİ : Turkish Turkish

ir şeyi sürekli ve kötü kullanma

İPUCU VERMEK : Turkish Turkish

aranılan gerçeğe ulaştırabilecek şeyle ilgili, onu bulmaya yarayan bilgi vermek

İPUCU, -NU : Turkish Turkish

aranılan gerçeğe ulaştırabilecek iz

IR : Turkish Turkish

- yır

IR : Turkish Turkish

ıridyum'un simgesi

IRA : Turkish Turkish

özyapı, °seciye, °karakter

IRABİLİM : Turkish Turkish

ireylerde ıranın oluşum, gelişim ve ayrımlarını konu alan bilim, °karakteroloji

İRADE : Turkish Turkish

davranışlarını, eylemlerini akla uygun gerçekleşebilme yetisi, istenç

İRADE : Turkish Turkish

ir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü

İRADE : Turkish Turkish

istenç

İRADE : Turkish Turkish

ıstek, dilek