Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İRADE : Turkish Turkish

uyruk

İRADE BEYANI : Turkish Turkish

hukuksal bir sonuca yönelmiş irade açıklaması

İRADE YİTİMİ : Turkish Turkish

- istenç yitimi

İRADECİ : Turkish Turkish

ıstenççilik yanlısı

İRADECİLİK : Turkish Turkish

ıstenççilik, °iradiye

İRADEDIŞI, -NI : Turkish Turkish

ıstençdışı

İRADELİ : Turkish Turkish

ıstençli, iradesi olan

İRADESİZ : Turkish Turkish

ıstençsiz, °gayri iradi

İRADESİZLİK : Turkish Turkish

ıstençsizlik

İRADİ : Turkish Turkish

ıstençli

İRADİYE : Turkish Turkish

- istenççilik

IRAK : Turkish Turkish

uzak

IRAK : Turkish Turkish

türk müziğinde, aynı adla anılan ve kalın fa diyez notasını andıran perdedeki makamlardan biri

IRAKGÖRÜR : Turkish Turkish

dürbün

IRAKGÖRÜR : Turkish Turkish

teleskop

IRAKLAŞMA : Turkish Turkish

uzaklaşmak eylemi, uzaklaşma

IRAKLAŞMAK : Turkish Turkish

uzaklaşmak

İRAKLI : Turkish Turkish

irak halkından ya da bu halkın soyundan olan kimse

IRAKLIK : Turkish Turkish

uzaklık

IRAKSAK : Turkish Turkish

irbirinden gittikçe uzaklaşan (ışınlar, çizgiler)

IRAKSAK MERCEK : Turkish Turkish

üzerine düşen birbirine koşut ışınları yanlara doğru kırarak birbirinden uzaklaştıran mercek

IRAKSAKLIK : Turkish Turkish

iraksak olma durumu

IRAKSAMA : Turkish Turkish

iraksamak eylemi, °istibat

IRAKSAMA : Turkish Turkish

ve mat. iraksak olma durumu

IRAKSAMAK : Turkish Turkish

ir şeyin gerçekleşmesini uzak görmek, olacağına pek inanmamak, istibat etmek