Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
KAŞIKLIK : Turkish Turkish

ıçine kaşık, çatal, bıçak gibi şeyler konan kap

KAŞIKLIK : Turkish Turkish

kaşık yapmaya elverişli

KAŞIKLIK : Turkish Turkish

kaşığın alabileceği ölçüde

KASIKOTU, -NU : Turkish Turkish

karanfilgillerden, saz biçiminde ince sapları olan, güzel çiçekler açan, kasık yaralarına yararlı sayılan bir bitki (herniaria hirsuta)

KAŞIKOTU, -NU : Turkish Turkish

turpgillerden, iskorbüte karşı kullanılan, yaprakları kaşığı andıran, güzel çiçekler açan bir bitki (cochlearia officinalis)

KASIL : Turkish Turkish

kasla ilgili olan, °adali

KASILDUYUMLAR : Turkish Turkish

kasların istençli kasılmasıyla ortaya çıkan devimlerin düzenlenmesine yardım eden duyumlar

KASILIM : Turkish Turkish

kasılma

KASILIŞ : Turkish Turkish

kasılmak eylemi ya da biçimi

KASILMA : Turkish Turkish

kasılmak eylemi, büzülme, °takallüs

KASILMA : Turkish Turkish

sinirsel ya da ruhsal kaynaklı kas çekilmesi

KASILMAK : Turkish Turkish

kasmak eylemi yapılmak

KASILMAK : Turkish Turkish

üzülüp kısalmak, °takallüs etmek

KASILMAK : Turkish Turkish

kaslar gergin duruma gelmek, gerilmek

KASILMAK : Turkish Turkish

üyüklenmek, kurumlanmak, °gururlanmak

KASIM : Turkish Turkish

yılın otuz gün çeken on birinci ayı, °sonteşrin, °teşrinisani

KASIM : Turkish Turkish

kışın başlangıcı sayılan 8 kasım günü başlayıp hıdrellezin ilk günü olan 6 mayısa kadar altı ay süren dönem

KASIM KASIM : Turkish Turkish

kasılmak eylemiyle birlikte çok büyüklenmek, gururlanmak anlamında kullanılır

KAŞIMA : Turkish Turkish

kaşımak eylemi

KAŞIMAK : Turkish Turkish

tırnakla ya da başka bir teyle deriyi hafifçe ovmak

KASIMPATI, -NI : Turkish Turkish

ileşikgillerden, çiçekleri iri, katmerli ve türlü renkte, sonbahardan kışa değin açan bir süs bitkisi, °krizantem (chrysanthemum)

KASIMSI : Turkish Turkish

kasa benzeyen, kas yapısında olan

KASINÇ : Turkish Turkish

kaslarda ağrılı kasınma, °kramp

KAŞINDIRMA : Turkish Turkish

kaşındırmak eylemi

KAŞINDIRMAK : Turkish Turkish

kaşınmasına yol açmak, kaşıntı vermek, dalamak