Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

DONANMAK : Turkish Turkish

işıklı duruma gelmek, ışıklarla bezenmek

DONATI : Turkish Turkish

donatmaya yarayan şeyler, °teçhizat

DONATILMAK : Turkish Turkish

donatmak eylemine konu olmak ya da donatmak eylemi yapılmak

DONATIM : Turkish Turkish

donatma, °teçhiz

DONATIM : Turkish Turkish

ir fabrikayı, bir havaalanını, bir spor kuruluşunu ya da bir askeri birliği etkinlik göstermesi için gerekli araç ve gereçlerle donatma

DONATIM : Turkish Turkish

ir sanat yapıtında ikinci derecede olan ayrıntılar, yardımcı öğeler

DONATIMCI : Turkish Turkish

ir film ya da tiyatro yapıtı için gerekli sahne donatımı işini yöneten kimse

DONATIMLI : Turkish Turkish

donatımı olan

DONATMA : Turkish Turkish

donatmak eylemi, °teçhiz

DONATMAK : Turkish Turkish

irinin giyimini, kuşamını sağlamak, onu giydirmek

DONATMAK : Turkish Turkish

göz alıcı şeyler kullanarak gösterişli bir duruma getirmek, süslemek

DONATMAK : Turkish Turkish

ir şeyin iş görebilmesi için gereken nesneleri, gereçleri katmak, ºteçhiz etmek

DONATMAK : Turkish Turkish

sövmek ya da azarlamak

DONATTIRMAK : Turkish Turkish

donatmak eylemini yaptırmak

DÖNBABA : Turkish Turkish

turnagagası

DONDURAÇ : Turkish Turkish

derindondurucu, °dipfriz

DÖNDÜREÇ : Turkish Turkish

sacda pişirilen yufkayı çevirmeye yarayan tahta ya da demirden yapılmış fırıncı küreği

DONDURMA : Turkish Turkish

dondurmak eylemi

DONDURMA : Turkish Turkish

şekerli sütün ya da meyve sularının dondurulmasıyla hazırlanan soğuk yiyecek

DONDURMACI : Turkish Turkish

dondurma yapan ya da satan kimse

DONDURMACI : Turkish Turkish

dondurma satılan yer

DONDURMACILIK : Turkish Turkish

dondurmacı olma durumu

DONDURMACILIK : Turkish Turkish

dondurma yapma ve satma işi

DONDURMAK : Turkish Turkish

donmasını sağlamak

DONDURMAK : Turkish Turkish

ir şeyi değiştirilemez durumda tutmak