Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
DRAMATURGİ : Turkish Turkish

tiyatro yapıtları incelemesi

DRAMLAŞTIRMA : Turkish Turkish

dramatik duruma dönüştürme

DREN : Turkish Turkish

akaç

DREN : Turkish Turkish

ameliyat sonrası vücut içinde kalan doku artıklarını ve sıvıları dışarı atmak ya da yara üzerindeki yangıyı akıtmakta kullanılan bükülgen tüp

DRENAJ : Turkish Turkish

akaçlama

DRENAJ : Turkish Turkish

yarada biriken sıvıyı akaçla boşaltma

DRETNOT, -TU : Turkish Turkish

xx. yüzyılın başlarında kullanılan bir zırhlı tipi

DREZİN : Turkish Turkish

yol kontrol ve bakımı için demiryollarında kullanılan küçük araba

DROSERA : Turkish Turkish

droseragillerden, topuz biçimindeki yapraklarının üst yüzeyi, böcekleri yakalayan yapışkan tüylerle örtülü otsu bir bitki (drosera rotundifolia)

DROSERAGİLLER : Turkish Turkish

ıkiçeneklilerden, örnek bitkisi drosera olan bitki familyası

DUA : Turkish Turkish

tanrı'ya yalvarma, yakarış, yakarı

DUA : Turkish Turkish

ıbadet ya da yakarma amacıyla okunan dinsel değeri olan metin

DUA ETMEK : Turkish Turkish

tanrı'ya yalvarmak

DUA ETMEK : Turkish Turkish

irine teşekkür anlamına iyilikler dilemek

DUACI : Turkish Turkish

iri için tanrı'ya yalvaran kimse

DUAHAN : Turkish Turkish

dua okuyucu

DÜALİST : Turkish Turkish

ıkici

DÜALİZM : Turkish Turkish

ıkicilik

DUASINI ( YA DA DUA) ALMAK : Turkish Turkish

yapılan iyi bir işle birinin hoşnutluğunu kazanmak

DUAYEN : Turkish Turkish

ir meslekte kıdemce başta gelen kimse

DUAYEN : Turkish Turkish

ir ülkedeki kıdemlilik bakımından başta gelen diplomat

DUBA : Turkish Turkish

yük taşımak ya da köprü kurmak için kullanılan altı düz bir tür deniz aracı

DUBA : Turkish Turkish

ıçi boş, her yanı kapalı, suyun üstünde yüzen bir tür büyük şamandıra

DUBA GİBİ : Turkish Turkish

çok şişman

DUBAR : Turkish Turkish

kefalgillerden,
40 santimetre uzunluğunda eti lezzetli bir balık türü (mugil cephalus)