Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
DÜZENLEŞİM : Turkish Turkish

aynı sıradaki nesne ya da kavramların birbirinin yanında oluşu

DÜZENLEŞİM : Turkish Turkish

ir sınıflamada aynı sırada bulunan iki ya da daha çok kavramın bağıntısı

DÜZENLETMEK : Turkish Turkish

düzenlenmesini sağlamak

DÜZENLEYİCİ : Turkish Turkish

düzgün, düzenli duruma getiren

DÜZENLEYİCİ : Turkish Turkish

herhangi bir işi, örgütü gerçekleştirip düzenli sonuç alınmasını üstlenen kimse, °organizatör

DÜZENLEYİCİ : Turkish Turkish

ir makinenin görevini istenilen ölçüde tutup ayarlayabilen aygıt, °regülatör

DÜZENLEYİCİ : Turkish Turkish

ir müzik parçasını bir başka çalgıya, sese ya da topluluğa uyarlayan kimse

DÜZENLİ : Turkish Turkish

düzeni olan, yerli yerinde, °kararlı, tertipli, °muntazam: düzenli bir oda. "toplumsal yaşamın düzenli gitmesinde, kuralların uygulanmasında âdetler etkili olmaktadır."
s. v. örnek

DÜZENLİ : Turkish Turkish

elirli zaman aralıklarıyla gerçekleşen, sistemli, nizamlı

DÜZENLİ : Turkish Turkish

düzenlemeyi becerebilen

DÜZENLİK : Turkish Turkish

dirlik düzenlik

DÜZENLİLİK : Turkish Turkish

düzenli olma durumu

DÜZENSİZ : Turkish Turkish

düzeni olmayan ya da düzeni bozuk olan, karışık, tertipsiz, intizamsız, nizamsız, °gayri muntazam

DÜZENSİZ : Turkish Turkish

sistemsiz

DÜZENSİZLİK : Turkish Turkish

düzensiz olma durumu, tertipsizlik, intizamsızlık, nizamsızlık

DÜZENTEKER : Turkish Turkish

makinelerde, devinim hızını düzgün tutmaya, diğer elemanlara düzgün iletmeye yarayan büyük çaplı çark, °volan

DÜZEY : Turkish Turkish

ir yüzeyin ya da bir noktanın göreceli yüksekliği ve o yükseklikten geçtiği varsayılan düzlem, °seviye

DÜZEY : Turkish Turkish

ir nesnenin ya da kimsenin başka nesnelere ya da kimselere göre olan değer ve yücelik derecesi, °seviye

DÜZEYLİ : Turkish Turkish

elli bir düzeye gelmiş olan

DÜZEYLİ : Turkish Turkish

nitelikli, değerli, seviyeli

DÜZEYSİZ : Turkish Turkish

niteliksiz, değeri düşük, seviyesiz

DÜZEYSİZLEŞMEK : Turkish Turkish

niteliksiz, değersiz duruma gelmek, seviyesizleşmek

DÜZEYSİZLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

düzeysiz duruma getirmek

DÜZEYSİZLİK : Turkish Turkish

düzeysiz olma durumu

DÜZGÜ : Turkish Turkish

yargılama ve değerlendirmenin kendisine göre yapıldığı ölçüt, uyulması gereken kural, °norm