Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ERGİNLEME : Turkish Turkish

irini bir inanca, derneğe törenle alma

ERGİNLEMEK : Turkish Turkish

irini bir konu üzerinde aydınlatıp onu gerekli temel bilgi ve becerilerle donatarak ergin ve yetişmiş kılmak

ERGİNLENMEK : Turkish Turkish

ergin duruma gelmek

ERGİNLEŞMEK : Turkish Turkish

ergin bir duruma gelmek, reşit olmak, ºtekemmül etmek

ERGİNLİK : Turkish Turkish

ergin olma durumu, °kemal, °rüşt

ERGİTMEK : Turkish Turkish

ergimesini sağlamak, ergimesine yol açmak

ERGUVAN : Turkish Turkish

aklagillerden, eflatunla kırmızı arası renkte çiçek açan, güzel bir süs ağacı (cercis siliquastrum)

ERGUVANGİLLER : Turkish Turkish

almaşık yapraklı ağaç familyası

ERGUVANİ : Turkish Turkish

eflatunla kırmızı arası renk

ERGUVANİ : Turkish Turkish

u renkte olan

ERİGEN : Turkish Turkish

çabuk eriyip dağılan

ERİK : Turkish Turkish

gülgillerden, beyaz çiçekli bir ağaç (prunus domestica)

ERİK : Turkish Turkish

u ağacın kabuğu ince, sarıdan kırmızıya, mora kadar türlü renkte, mayhoş ya da tatlı, eti sulu, tek ve sert çekirdekli yemişi

ERİKLİK : Turkish Turkish

erik ağaçları çok olan yer, erik bahçesi

ERİL : Turkish Turkish

kimi dillerde erkek cinsten sayılan (sözcük), °müzekker

ERİLLİK : Turkish Turkish

kimi dillerde, sözcüklerin eril olması durumu

ERİM : Turkish Turkish

ir şeyin erebileceği uzaklık, °menzil

ERİM : Turkish Turkish

ıyi bir şeye işaret olan durum, °beşaret

ERİM ERİM : Turkish Turkish

erimek eyleminin anlamını pekiştirir

ERİME : Turkish Turkish

erimek eylemi

ERİME : Turkish Turkish

fiziksel, kimyasal, biyolojik etkenlerle dokuların, hücrelerin yıkımı

ERİMEK : Turkish Turkish

katı cisim sıvı içine karışarak sıvı durumuna geçmek

ERİMEK : Turkish Turkish

katı cisim ısı etkisiyle sıvı duruma gelmek

ERİMEK : Turkish Turkish

(dokumalar için) aşınıp incelerek dağılmak

ERİMEK : Turkish Turkish

azalmak, tükenmeye yüz tutmak