Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

FELFELLEMEK : Turkish Turkish

eski canlılığını yitirmek

FELFELLEMEK : Turkish Turkish

afallamak, şaşırmak

FELFELLEMEK : Turkish Turkish

dönen, devinen bir cisim, durmadan önce hızını yitirmek

FELLAH : Turkish Turkish

çiftçi

FELLAH : Turkish Turkish

mısır köylüsü

FELLAH : Turkish Turkish

zenci, arap

FELLEK FELLEK : Turkish Turkish

- fellik fellik

FELLİK FELLİK : Turkish Turkish

telaşla, heyecanla, koşarak, koşuşturarak

FELSEFE : Turkish Turkish

varlık, evren, insan ve bilgiyle ilgili düşüncelerin bütünü

FELSEFE : Turkish Turkish

ir bilimin ya da bilgi alanının temelini oluşturan ilkeler bütünü

FELSEFE : Turkish Turkish

ir filozofun, bir felsefe okulunun, bir çağın öğretisi

FELSEFE : Turkish Turkish

evreni, dünyayı, yaşamı yorumlama biçimi, dünya görüşü, ideoloji

FELSEFE : Turkish Turkish

ir konuda soyut dü?ünü?

FELSEFE YAPMAK : Turkish Turkish

olayların neden ve sonuçları üzerine kendince soyut birtakım düşünceler ilerisürmek

FELSEFE YAPMAK : Turkish Turkish

oş, gereksiz söz söylemek

FELSEFECİ : Turkish Turkish

felsefe incelemeleri yapan kimse

FELSEFECİ : Turkish Turkish

felsefe öğretmeni

FELSEFESEL : Turkish Turkish

felsefeyle ilgili olan, felsefeye ilişkin, °felsefi, °filozofik

FELSEFİ : Turkish Turkish

felsefesel

FEMİNİST, -Tİ : Turkish Turkish

feminizm yanlısı (kimse, görüş)

FEMİNİZM : Turkish Turkish

toplumda kadının yararlanacağı hakları çoğaltmak ve erkeğinkine eşit kılmak amacını güden düşünce akımı

FEN, -NNİ : Turkish Turkish

fizik, kimya, matematik ve dirimbilime verilen ad

FEN, -NNİ : Turkish Turkish

fizik, kimya, matematik ve dirimbilimden elde edilen verileri iş ve yapım alanında uygulama, uygulayım, °teknik

FEN, -NNİ : Turkish Turkish

ilim, bilgi

FEN, -NNİ : Turkish Turkish

hile, hilekârlık