Multilingual Turkish Dictionary

English

English
BONDER : English Turkish

n. bonolarla uğraşan kimse, tahvillerle çalışan kimse; iki şeyi birleştiren madde, bağlayıcı, birleştirici

BONDHOLDER : English Turkish

n. tahvil sahibi, obligatör

BONDING AGENT : English Turkish

n. bağlayıcı madde

BONDLESS : English Turkish

adj. bonosuz, tahvilsiz, zorunluluksuz, bağsız, sorumluluksuz, bağlayıcılıksız

BONDMAID : English Turkish

n. kadın köle, cariye

BONDMAN : English Turkish

n. esir, köle, kefil

BONDS : English Turkish

n. tahviller

BONDS OF FRIENDSHIP : English Turkish

arkadaşlık bağları, arkadaşlar arasındaki ilişki

BONDS OF LOVE : English Turkish

gönül bağı, yakınlık bağı, düşkünlük bağı, duygusal bağlanma

BONDSERVANT : English Turkish

n. bağlı hizmetçi, köle, kendisine ödeme yapılmadan hizmet verdirilen kimse

BONDSERVICE : English Turkish

n. bağlı hizmetçilik, kölelik, ödeme yapılmadan hizmet verdirilmesi

BONDSLAVE : English Turkish

n. esir, köle, kefil

BONDSMAN : English Turkish

n. kefil, esir, köle

BONDSTONE : English Turkish

n. bağ taşı, bir duvar boyunca uzanan ve birleştirme görevi gören taş (Duvarcılık)

BONDSWOMAN : English Turkish

n. köle (kadın), kefil (kadın), esir (kadın)

BONDWIRE : English Turkish

n. tel kesme makası, makasa benzeyen ve tel ve kablo kesmek için kullanılan makas benzeri alet

BONDWOMAN : English Turkish

n. esir (kadın), köle (kadın), kefil (kadın)

BONE : English Turkish

adj. kemik, kemikten yapılmış

BONE : English Turkish

n. kemik, kılçık; anlaşmazlık konusu, tartışma konusu

BONE : English Turkish

v. kemiklerini ayıklamak, kılçığını ayırmak

BONE ASH : English Turkish

n. kemik tozu, kemik külü, kemik yakılmasından elde edilen ve gübre olarak kullanılan beyaz toz

BONE BREAKING : English Turkish

kemik kıran, kemik parçalanmasına neden olan, kemikleri kıran

BONE CANCER : English Turkish

kemik kanseri, kötü huylu kemik hastalığı, kötücül kemik hastalığı

BONE CHINA : English Turkish

ince porselen

BONE DRY : English Turkish

kupkuru, içkisiz, alkol karşıtı