Multilingual Turkish Dictionary

English

English
DOXY : English Turkish

n. sevgili, dilenci kadın

DOYEN : English Turkish

n. duayen, en kıdemli üye, üst rütbeli subay; eski efendi

DOYENNE : English Turkish

n. duayen kadın; bir toplumun kadın üyesi

DOYLE : English Turkish

n. Doyle, soyadı

DOYLY : English Turkish

n. dantel, süslü küçük peçete; dantelden yapılan küçük süsleme altlığı

DOZ. : English Turkish

n. düzine, on iki adet, on ikilik grup

DOZ. : English Turkish

n. "dozens (düzineler)", düzineler, on iki adet setleri, on ikilik gruplar

DOZE : English Turkish

n. uyuklama; şekerleme

DOZE : English Turkish

v. uyuklamak, kestirmek (Argo), pineklemek (Argo); şekerleme yapmak

DOZE OFF : English Turkish

içi geçmek, uyuyakalmak, uyuklamak

DOZE THE FLAMES : English Turkish

alevleri söndürmek, üzerine su serperek ateşi söndürmek

DOZED OFF : English Turkish

uyuyakalmış, uykuya dalmış, uyuklamış

DOZEN : English Turkish

n. düzine, çok sayı, onlarca olan şey

DOZEN OF TIMES : English Turkish

n. çoğu kez, çok kereler

DOZENS : English Turkish

n. düzinelerce, çok fazla, pek çok (örneğin; "I have told you dozens of times {Sana pek çok defa söyledim}"); çok sayıda, oldukça fazla sayıda (örneğin; "I have made dozens [many] new friends {Oldukça fazla yeni arkadaşım oldu}")

DOZENS OF : English Turkish

-ndan düzineler,
nın düzineleri, düzinelerce,
ndan birçok 12 set, oldukça çok sayıda, büyük sayıda

DOZENS OF CHILDREN : English Turkish

n. bir sürü çocuk, onlarca çocuk

DOZENTH : English Turkish

adj. on ikinci

DOZER : English Turkish

n. dozer, buldozer

DOZING : English Turkish

n. pinekleme

DOZING OFF : English Turkish

uyuyakalma, uykuya dalma, uyuklama

DOZY : English Turkish

adj. uykulu, sersem

DPH : English Turkish

"Doctor of Philosophy (Felsefe Doktoru)", Felsefe Doktoru, akademik bir derece

DPHIL : English Turkish

"Doctor of Philosophy (Felsefe Doktoru)", Felsefe Doktoru, akademik bir derece

DPI : English Turkish

"Dots Per Inch (İnç Başına Nokta)", (Bilgisayar) grafik gereçlerinde (yazıcı veya tarayıcı gibi) çözünürlük ölçme birimi