Multilingual Turkish Dictionary

English

English
DROP A HINT : English Turkish

çıtlatmak

DROP A LETTER : English Turkish

v. mektup yazmak

DROP A LINE : English Turkish

iki satır yazmak

DROP A TEAR OVER : English Turkish

-a ağlamak,
a gözyaşı dökmek, ile ilgili çok üzülmek

DROP A THING LIKE A HOT POTATO : English Turkish

hemen rafa kaldırmak, hemen ilişiği kesmek, gitmesine hemen izin vermek, derhal bırakmak

DROP ACID : English Turkish

(Argo) LSD almak

DROP ANCHOR : English Turkish

demir atmak, demirlemek

DROP AROUND : English Turkish

v. uğramak, damlamak

DROP ASLEEP : English Turkish

v. uykuya dalmak, uyuyakalmak

DROP AWAY : English Turkish

damlayıp durmak

DROP BACK : English Turkish

geride kalmak, gerilemek

DROP BALL : English Turkish

n. hava atışı

DROP BEHIND : English Turkish

geride kalmak, gerilemek

DROP BY : English Turkish

uğramak, geçerken ziyaret etmek, ayaküstü ziyaret etmek, habersizce kısa bir ziyarette bulunmak

DROP BY DROP : English Turkish

damla damla

DROP CURRENT : English Turkish

n. kesme cereyanı

DROP CURTAIN : English Turkish

asma sahne perdesi

DROP DEAD : English Turkish

düşüp ölmek

DROP DOWN : English Turkish

v. düşmek, yıkılmak, akıntıyla sürüklenmek

DROP DOWN MENU : English Turkish

n. açılan menü, açılır liste, (Bilgisayar) ana menüye tıklandığında aşağı doğru bir şekilde seçeneklerin listelendiği menü türü

DROP FROM THE CLOUDS : English Turkish

v. gökten düşmek, aniden ortaya çıkmak; sürpriz yapmak

DROP FROM THE SKIES : English Turkish

v. gökten düşmek, aniden ortaya çıkmak; sürpriz yapmak

DROP HAMMER : English Turkish

makineli tokmak

DROP IN : English Turkish

ırakmak, uğramak, damlamak

DROP IN EARNING : English Turkish

maaşta düşüş, aylık miktarında düşme, ücrette azalma