English
ENDORSE A BILL : English Turkish
ir kanun teklifini uygun görmek veya onay vermek
ENDORSE A POLICY : English Turkish
ir politikayı onaylamak/desteklemek, bir harekat planını onaylamak; bir harekat planını desteklemek
ENDORSE IN BLANK : English Turkish
açık çek imzalamak, üzerinde parasal bir meblağ gösterilmeyen bir fatura veya çeki imzalamak
ENDORSED THE BILL : English Turkish
fatura üzerine ismini imza etme
ENDORSED THE CHECK : English Turkish
çek üzerine ismini imza etme
ENDORSED THE CHEQUE : English Turkish
çek üzerine ismini imza etme
ENDORSEE : English Turkish
n. ciro edilen kimse, lehdar
ENDORSEMENT : English Turkish
n. ciro, açıklama; onay, destek; havale
ENDORSEMENT IN BLANK : English Turkish
n. açık ciro
ENDORSEMENT IN FULL : English Turkish
n. tam ciro
ENDORSER : English Turkish
n. ciro eden kimse, ciranta, cirocu
ENDORSING : English Turkish
n. onaylama, izin verme; bir dökümanı imzalama eylemi (bir çek veya fatura gibi)
ENDORSING A BILL : English Turkish
irisinin bir faturaya ismini yazması (imzalaması)
ENDOSCOPE : English Turkish
n. endoskop, vücut içini gösteren alet
ENDOSCOPIC : English Turkish
adj. (Tıp) endoskopik, endoskopi ile alakalı, endoskopiye ait, endoskop kullanılarak iç boşlukların muayenesi ile alakalı
ENDOSCOPIC SURGERY : English Turkish
endoskopik cerrahi, boşluklu organların içini muayene etmek için bir endoskop kullanılan cerrahi
ENDOSCOPICALLY : English Turkish
adv. (Tıp) endoskopi yoluyla, bir endoskop vasıtasıyla iç boşlukların muayenesi yoluyla
ENDOSCOPY : English Turkish
n. endoskopi, bir endoskop vasıtasıyla iç boşlukların muayenesi (Tıp)
ENDOSKELETON : English Turkish
n. iç iskelet
ENDOSMOSIS : English Turkish
n. osmosis from without inward (Kimya); düşük yoğunluklu bir yerden yüksek yoğunluklu bir yere sıvıların akışı
ENDOSMOTIC : English Turkish
adj. of endosmosis; bir hücrenin hücre zarı dışından hücre içine doğru olan ozmosla (geçirgenlik) alakalı (Biyoloji); düşük yoğunluklu bir yerden yüksek yoğunluklu bir yere bir maddenin hareketi ile alakalı (Fiziksel Kimya)
ENDOSPERM : English Turkish
n. besidoku
ENDOSPORE : English Turkish
n. bir sporun (bir çeşit tohum) iç örtüsü; bir hücre içerisinde şekillenen spor
ENDOSTEUM : English Turkish
n. kemiklerin kaplaması, kemiklerin astarı; kemikleri kaplayan damarlı örtü
ENDOSYMBIOSIS : English Turkish
n. endosimbioz, bir organizmanın partnerinin vücudunun içerisinde yaşadığı karşılıklı bağımlı ilişki (Biyoloji)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani