English
EXPERIENCED : English Turkish
adj. tecrübeli, usta, görmüş geçirmiş, deneyimli; kaşarlanmış; görgülü
EXPERIENCED NIRVANA : English Turkish
nirvanayı (hırslardan arınarak girilen sırf mutluluk durumu) tecrübe eden, mutlak mutluluk içerisine giren, nirvanaya (Budizm'de en yüksek idrak/bilinç durumu) erişen
EXPERIENCED PERSON : English Turkish
deneyimli kimse, kaşar
EXPERIENTIAL : English Turkish
adj. tecrübeyle ilgili, deneysel; tecrübelerden elde edilen
EXPERIMENT : English Turkish
n. deney, deneme
EXPERIMENT : English Turkish
v. denemek, deney yapmak, deneye tabi tutmak
EXPERIMENT STATION : English Turkish
laboratuvar, deney merkezi, deneylerin gerçekleştirildiği yer
EXPERIMENTAL : English Turkish
adj. deneysel, denek, deneyde kullanılan, deneyimle kazanılan, deneme niteliğinde
EXPERIMENTAL ANIMAL : English Turkish
n. denek hayvanı
EXPERIMENTAL DRUG : English Turkish
deneysel ilaç, hala test aşamasında olan yeni ilaç şekli
EXPERIMENTAL FLIGHT : English Turkish
deneysel uçuş, test uçuşu, bir uçağı test etmek için yapılan test uçuşu
EXPERIMENTAL MUSIC : English Turkish
n. deneysel müzik, yenilikçi/öncü müzik, deneysel veya klasik olmayan yöntemlerin kullanılmasıyla yapılan ve müzik olarak kabul edilen konseptlere meydan okuyan müzik
EXPERIMENTAL PSYCHOLOGY : English Turkish
n. deneysel psikoloji, deney ve gözleme dayalı psikoloji; aklın temel mekanizmaları ile ilgilenen psikoloji dalı
EXPERIMENTALISE : English Turkish
v. denemek, deney yapmak, tecrübe etmek; bir şeyleri keşfetmeye veya test etmeye teşebbüs etmek, araştırmak (ayrıca experimentalize)
EXPERIMENTALISM : English Turkish
n. deneyselcilik, deney ve gözleme dayalı öğrenme metodu
EXPERIMENTALIST : English Turkish
n. deneyselci, deney ve gözleme dayalı öğrenme metodunu savunan kimse
EXPERIMENTALIZE : English Turkish
v. denemek, deney yapmak, tecrübe etmek; bir şeyleri keşfetmeye veya test etmeye teşebbüs etmek, araştırmak (ayrıca experimentalise)
EXPERIMENTALLY : English Turkish
adv. deneyerek, deneysel yöntemle
EXPERIMENTATION : English Turkish
n. deneme, deneyim, tecrübe, deney yapma
EXPERIMENTER : English Turkish
n. deneyleri gerçekleştiren kimse, deneyleri yönlendiren kimse, test eden kimse, deneyen kimse
EXPERIMENTS ON ANIMALS : English Turkish
hayvanlar üzerindeki testler, hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen testler ve bilimsel araştırmalar
EXPERIMENTS ON PEOPLE : English Turkish
insanlar üzerindeki testler, insanlar üzerinde gerçekleştirilen testler ve bilimsel araştırmalar
EXPERT : English Turkish
n. eksper, uzman, usta, bilirkişi, üstâd, erbap
EXPERT : English Turkish
adj. uzman, usta, bilirkişi, ihtisas
EXPERT AUTHORITIES : English Turkish
uzmanlar, uzman otoriteler, bilirkişiler, belirli bir alanda uzman bilgisine sahip kimseler
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani