Multilingual Turkish Dictionary

English

English
EXTRA CAPACITY : English Turkish

ekstra kapasite, ihtiyaç duyulandan daha fazla alan

EXTRA CHARGE : English Turkish

ekstra şarj, ilave şarj

EXTRA COSTS : English Turkish

ekstra maliyetler, ilave maliyetler

EXTRA DUTY : English Turkish

ekstra görev, ilave görev

EXTRA EDITION : English Turkish

ilave baskı, ilave kopya, ekstra baskı (bir kitabın, gazetenin, vb.)

EXTRA EXPENSES : English Turkish

ekstra harcamalar, ilave harcamalar

EXTRA FEE : English Turkish

n. ekstra ücret

EXTRA JUDICIAL : English Turkish

kanun dışı, kanunun en uç bölgesi

EXTRA LARGE : English Turkish

çok büyük

EXTRA LARGE PORTION : English Turkish

ekstra büyük porsiyon, son derece büyük parça

EXTRA PAY : English Turkish

ek ödeme

EXTRA PAYMENT : English Turkish

ekstra ödeme, ilave ödeme

EXTRA PENAL : English Turkish

ekstra ceza gerektiren, ceza hukukunun faaliyet alanının dışında

EXTRA PLATE : English Turkish

n. fazladan tabak

EXTRA PRICE : English Turkish

ekstra fiyat, özel ücret, özel fiyat

EXTRA REGULAR SERVICE : English Turkish

düzenli olarak sunulan hizmetlere ilave olarak sunulan hizmet

EXTRA RISK TRANSACTION : English Turkish

özellikle riskli firma işlemi

EXTRA SALARY : English Turkish

ekstra maaş, ekstra ücret, ekstra aylık maaş, birisinin düzenli maaşına ilaveten verilen ekstra maaş

EXTRA TIME : English Turkish

ekstra zaman, ilave süre (spor karşılaşmalarında), ilave zaman

EXTRA UTERINE : English Turkish

adj. rahmin dışı, dölyatağının dışı

EXTRA UTERINE PREGNANCY : English Turkish

n. dış gebelik, rahim dışı gebelik, fetusun rahmin dışında olduğu hamilelik

EXTRA VIRGIN OLIVE OIL : English Turkish

n. saf zeytinyağı

EXTRA-CURRICULUM EDUCATION : English Turkish

tamamlayıcı çalışmalar, ilave öğrenim, normal eğitim programında yer almayan çalışmalar

EXTRA-SENSORY PERCEPTION : English Turkish

altıncı his, beş duyu ile elde edilemeyen bilgi veya idrak, görülemeyen şeyleri görme yeteneği, telepati, ESP

EXTRA-TERRESTRIAL : English Turkish

dünya dışı canlı, yaratık, başka bir gezegenden gelen canlı