Multilingual Turkish Dictionary

English

English
C140 : English Turkish military

Bakınız: "Jet Star"

C141 : English Turkish military

Bakınız: "Starlifter"

C3 PROTECTION : English Turkish military

C3 KORUMASI:Bakınız: " Komuta, Kontrol ve Muhabere Karşı Önlemleri "

C5A : English Turkish military

Bakınız: "Galaxy"

CAB SIGNAL : English Turkish military

OTOMATİK LOKOMOTİF SEMAFORU:Lokomotiflerde makinist mahallinde bulunan ve renkli ışıklar vasıtasıyla, bir tablo üzerinde, yolun tam veya kısmen açık veya kapalı olduğunu belirtmek ya da dikkati çekmek maksadıyla, otomatik işaretler vermeye yarayan gösterge

CABIN PRESSURE ALTIMETER : English Turkish military

KABİN BASINÇ ALTİMETRESİ:Bakınız: "altimeter"

CABLE BLOCK : English Turkish military

TEL HALAT ENGELİ:Bir yol üzerinde genişliğe çapraz bir halat gerilerek yapılmış yol engeli. Tel halata çarpan bir araba yol kenarındaki hendeğe yuvarlanır

CABLE FERRY : English Turkish military

TEL HALAT VARAGELE:Bir nehir veya geçidin iki kıyısı arasında, malzemenin nakli için gerilmiş tel halatlar. Malzeme, bu tel halatların üzerine asılır ve bir çekme halatı veya ipi ile çekilerek, bir kenardan diğer kenara nakledilir

CABLE SHIP : English Turkish military

KABLO GEMİSİ:Sualtı kablolarını taşımak, döşemek ve onarmakta kullanılan gemi

CABLE SYSTEM : English Turkish military

ELEKTRİKLİ KABLO SİSTEMİ:Atış esaslarını bir uzaktan komuta aletinden topa- eğer top otomatik olarak kontrol ediliyorsa hidrolik çalışma sistemine- göndermek için gerekli elektrik kablosu ve jeneratör

CACHE : English Turkish military

GİZLİ; GİZLİ YERE SAKLAMAK:

CADASTRAL MAP : English Turkish military

KADASTRO HARİTASI:Eşyanın ve taşınmaz malların tam mevkiini ve boyutunu gösteren çok büyük ölçekte harita

CADENCE : English Turkish military

YÜRÜYÜŞ VEZNİ VE KARARI:Yürüyüşte kullanılan belirli adım uzunluğu ve bir dakikada atılan adım adedi. Bunu, yürüyüş hızı demek olan (rate of march) terimi ile karıştırmamak gerekir

CADET : English Turkish military

SUBAY ADAYI:A. B. D. 'nde Westpoint'deki Harp Okulu'nda, subay olmak üzere dört yıl eğitim gören öğrenci. Bu terimi; kısa bir eğitimden sonra yedek subaylığa nasbedilen aday anlamındaki (officer candidate) ile karıştırmamalıdır

CADRE : English Turkish military

ÇEKİRDEK:Bir birliği tamamlamak üzere gelecek personelin teşkil, idare ve eğitiminde esas görevi yapacak durumdaki subay ve erat

CADRE STRENGTH COLUMN : English Turkish military

ÇEKİRDEK KADRO SÜTUNU:Bir teşkilat ve malzeme kadrosu personel kısmında, bir birliği genişletmekte esas olacak kilit personel çekirdeğine yetki veren sütun. Ayrıca bakınız: "level of strength" ve "type B strength column"

CADREMAN : English Turkish military

ÇEKİRDEK ERİ:Çekirdeği teşkil eden erlerden biri

CADUCEUS : English Turkish military

ESKÜLAP:Üzerinde bir çift kanat bulunan ve etrafına iki yılan sarılmış olan değnek şeklinde alamet. Bu alamet, tıp ve veteriner sınıfları işaretidir. Ordu Hemşire Sınıfı gibi yardımcı sınıfların da esasını teşkil eder

CAFETERIA DIRECTOR : English Turkish military

KAFETERYA MÜDÜRÜ:Bak. "hostess unit"

CAGED STORAGE : English Turkish military

MUHAFAZALI DEPOLAMA YERİ:Bina içinde, hırsızlığı önlemek veya tehlikeli malzemeyi tecrit etmek üzere, özel surette muhafaza altına alınmış veya etrafı engelle çevrilmiş, ayrı depolama sahası

CAISSON : English Turkish military

CEPHANE ARABASI:Topçu cephanesini taşımak için kullanılan iki tekerlekli araç

CALCIUM BLEACH : English Turkish military

KİREÇ KAYMAĞI:Bak. "bleaching material"

CALCULATED ALTITUDE : English Turkish military

HESAPLANMIŞ İRTİFA:Bir cismin belirli bir zamanda arzdaki belirli bir mevkie ait, matematik olarak hesaplanmış gök irtifaı

CALIBER : English Turkish military

MERMİ ÇAPI:Bir merminin çapı

CALIBRATED AIRSPEED : English Turkish military

KALİBRE HAVA SÜRATİ:Astelasyon hatası giderilmiş izafi hava sürati. Tashih edilmiş hava hızı olarak ta bilinmektedir. Ayrıca, bakınız: "airspeed"