English
SPACEBORNE : English Turkish military
UZAYDA:Hız (velocity) sayesinde uzayda kalabilen veya seyreden şahıs veya eşya
SPACECRAFT : English Turkish military
UZAY ARACI:Uzayda uçacak şekilde imal edilmiş bir araç
SPACED ARMOR : English Turkish military
ARALIKLI ZIRH:Aradaki dolgusuz boşluk veya boşlukları ile (aynı veya değişik malzemeden) iki veya daha çok levha veya parçadan ibaret koruyucu örtü
SPACING IMPULSE : English Turkish military
ARALAMA PALSI:Telemprimör göndermesinde kullanılan iki tip palstan biri. Normal olarak, telemprimör cihazının alıcı mıntıkasından hiç bir akım geçmediği esnada meydana gelen pals. Buna sadece (space) da denir
SPADATS : English Turkish military
SPADAT:Uzay araçlarını arzda keşfedip izleme ve bu araçların yörünge özelliklerini merkezi bir kontrol tesisine bildirmeye muktedir bir uzay keşif ve takip sistemi
SPADE : English Turkish military
MAHMUZ:Kundak kuyruğunun toprağa gömülü sivri kısmı. Bu kısım, kundağın, geri tepme esnasındaki hareketini önler
SPADE GRIP : English Turkish military
MAKİNALI TÜFEK KABZASI:Bazı müteharrik otomatik silahlarda, sandık kısmının arka tarafına tespit edilmiş olan ve silaha istikamet vermeye yarayan (D) şeklinde tutamak
SPALL : English Turkish military
FIRLAYAN ZIRH PARÇALARI:Tam veya kısmi nüfuz sonucu zırh levhasının arka yüzeyinden kopan ufak parçalar
SPAN : English Turkish military
AÇIKLIK:Bir köprünün ayakları arasındaki yatay aralık
SPANISH CAMPAIGN MEDAL : English Turkish military
İSPANYA HARBİ MADALYASI:1898'de İspanya ile yapılan harpteki hizmeti belirten madalya
SPANISH WAR SERVICE MEDAL : English Turkish military
İSPANYA HARBİ HİZMET MADALYASI:1898 ve 1899 yılları arasındaki hizmetleri İspanya Harbi Madalyasına hak kazanacak derecede olmayan şahıslara verilen madalya
SPANNING TRAY : English Turkish military
MERMİ DOLDURMA TESKERESİ:Bir topun terkipsiz cephanesini kamaya sürmeye yarayan ve takılıp çıkarılabilen oyuk tabla. Bak. "loading tray". SPAN OF DETONATION (ATOMIC DEMOLITION MUNITION EMPLOYMENT):PATLAMA GENİŞLİĞİ (ATOMİK TAHRİP MÜHİMMAT KULLANILMASI):Mümkün olan en erken ve en geç patlama zamanı arasındaki zaman hatasından sonuçlanan toplam zaman periyodu.
ERKEN ZAMAN: Atomik infilak cephanesinin patlayabileceği en erken zaman.
ATEŞ ZAMANI: Zamanlayıcıların hatasız olarak fonksiyonu halinde atomik infilak mühimmatının infilak edeceği zaman.
GEÇ ZAMAN: Atomik infilak cephanesinin patlayacağı en geç zaman
SPAR BRIDGE : English Turkish military
ÇABUK KÖPRÜ:Birbirine bağlanan yuvarlak kerestelerle çok kısa zamanda kurulmuş yardımcı köprü
SPARE : English Turkish military
YEDEK:Bir teçhizatın veya sistemin bakım veya tamiri için ikmal edilmiş montaj, tali montaj veya münferit parçası
SPARE PART : English Turkish military
YEDEK PARÇA:Bak. "repair part"
SPARE PARTS LIST : English Turkish military
YEDEK PARÇA LİSTESİ:Bak. "repair parts list"
SPARROW : English Turkish military
SPARROW (ROKETİ):Havadan havaya atılan, nükleer olmayan başlık kullanan katı yakıtlı, elektronik kontrollü homing güdümlü roket. AIM-7 olarak adlandırılır. Gemiden fırlatılan denizden havaya modeli de Sea Sparrow (RIM-7) olarak bilinir
SPARTAN : English Turkish military
SPARTAN (FÜZESİ):Daha önce Safeguard balistik savunma silah sistem füzesi olarak kullanılan füzenin parçası olan nükleer satıhtan havaya güdümlü füze. Atmosfer dışındaki stratejik balistik atmosfere yeniden giriş araçlarını önlemek üzere yapılmıştır
SPASM WAR : English Turkish military
ISPAZMOZ HARBİ (KASINMA HARBİ):Bu terim kullanılmayacaktır. Bak. "general war". SPASUR. Dünya yörüngesinde, yörünge halindeki bütün suni elemanları tespit etmek görevi olan harekat uzay gözetleme sistemi. Görev, kıtasal ABD ve yardımcı hesap sistemi boyunca yayınlanan devamlı enerji dalgasının devamlı fanı vasıtasıyla ifa edilir. Bu NORAD tespit ve izleme sisteminin Deniz Kuvvetlerine ait kısmıdır
SPATIAL BODY : English Turkish military
UZAY CİSMİ:Uzayda mevcut olan astronomi veya kanununa uygun olarak hareket eden bir cisim veya madde boşluğu. (Bu terim gök cisimleriyle birlikte arzı da içine alır)
SPATIOGRAPHY : English Turkish military
SPASYOGRAFİ:Özellikle manyetik alanların, radyasyon kuşaklarının, meteor kuşakları vs. nin çizilmesiyle ilgili uzay bilimi
SPEARHEAD : English Turkish military
OKBAŞI GİRİŞİ YAPMAK:Bir hücumda veya çabuk gelişen bir taarruzda, en ilerdeki mevzii tutmak
SPEARHEAD MONEY : English Turkish military
İŞGAL PARASI:İşgal edilen memleketler için geçici ve mahalli para değerine uygun tedavüle çıkarılan para
SPECIAL (OR PROJECT) EQUIPMENT : English Turkish military
ÖZEL TEÇHİZAT:Standart malzeme yayınları gösterilmeyen fakat yapılması tasarlanan bir hareket, faaliyet veya görev için çok lüzumlu olduğu tespit edilen malzeme. Bak. "equipment"
SPECIAL ACTIVITIES : English Turkish military
ÖZEL FAALİYET BİRLİKLERİ, ÖZEL FAALİYET UNSURLARI:Bir bütün olarak Silahlı Kuvvetler yararına sağlanmış enformasyon, eğlendirme ve moral faaliyetlerini de içine almak üzere, milletlerarası, müşterek, irtibat, diplomatik, politik, araştırma veya diğer özel maksatlı faaliyetleri idare ile görevli birlik unsurları
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani