Germany To Turkish
VERJUBELN : German Turkish
l. (Zeit) zamanim keyif icinde gecirmek; fink atmak
(Geld) parasmi eritmek, israf etm., sacip savur-mak; denize atmak
VERJUXEN : German Turkish
F s. verjubeln
VERJÄHREN : German Turkish
(intr.) l. hareket etm., davranmak
(mit) b-ne, bse muamele etm., islem yapmak; (tr.) l. (Geld) vasita kullanarak para sarf etm.
(verpfuschen) bozmak, herbat etm., karmakansik etm.; sich — l. (falsch fahren) yolunu sasirmak
fig. cikmaza sapmak; ^ sein (Angelegenheit) cikmaza sapmis olm. Qfahren n l. muamele, usul, yöntem, sistem, metot, yol, prosede; hareket tarzi
JU". muhakeme usulü; dava, prosedür
techn. ameliye, süret, prosed
ein ^einleiten ^bzw. einstellen) jur. davayi " acmak (bzw. tatil etm.) °fahrens.recht n usul hukuku
VERJÜNGEN : German Turkish
l. genclestirmek
(erneuern) rejenere etm.
(Maßstab) kücültmek
(Tau) naut. kavela vurmak; sich ~ l. genclesmek, gencelmek, tazelesmek
(Maßstab) kücülmek
(spitz zulaufen) incelmek, sivrilmek
t:
er Maßstab kücültme ölcüsü
VERKALKEN : German Turkish
l. (tr.) kireclestirmek, teklisetm.; (intr.) kireclesmek, tekellüs etm.
med. tasallüp etm., katilasmak
t ßg. eski (od. örümcek) kafali ^ung/ l. teklis, tekellüs, kirecles(tir)me
med. tasallüp, skleroz
VERKALKULIEREN : German Turkish
: sich ^ hesapta hata yapmak
VERKAPPT : German Turkish
maskeli; tebdili klyafet etmis; (Adv.) mütenek-kiren;
er Kommunist kripto
VERKAPSELN : German Turkish
: sich ^ med. kistlesmek
VERKARSTEN : German Turkish
geogr. karstlasmak
VERKATERT : German Turkish
F aksamdan kalmis; mahmur
VERKAUT : German Turkish
m l. satim, satis, satma, sati(-cilik), bayilik
(Absatz) sürüm; zum ~ bringen satiya (satiliga, satisa, car-siya) cikarmak 2kaufen satmak; elden (yikarmak; okut-mak; Er verkaufte seine Erßndung für zwei Millionen. Bulusunu iki milyona satti. sich ~ l. (P.) k-ni satmak
(Ware) satilmak; (gut) ragbet görmek
(schlecht kaufen) mal alirken aldanmak; zu ° satilik
käuter(ln/) m l. satan, satici. bayi
(Detail) perakendeci
(Engros^) toptanci
(Ladengehilfe) tezgähtar QkäufHch satilik
kaufs.bude / salas
kaufs.preis m satis fiyati
kaufs.tisch m satid (od. dükkänci) tezgähl
kaufs.zettel m ns
VERKEHR : German Turkish
Verkehr m l. seyrüsefer, trafik; gitme gelme
(Beförderung) nakliyat, münakale. ulastirma
(Zug2, Flug2 usw.) seferler, servis
(Handel) ticaret, ahzüita, aksata, alisveris
(Umgang) münasebet, muaseret; (freundschaftlicher) ülfet
(Verbindung) irtibat, muvasala, komünikasyon
(BriefQ) muhabere, mektuplasma
(Geschlechts2) einst muamele
(Umlauf) tedavül, sürüm. gecerlik
(m. der Außenwelt) ihtilat; ~ pflegen (mit) b-le temas etm.; münasebeti olm.; insanlar arasma kansmak; adam icine cikmak; den ~ mit j-m abbrechen b-le hesabi kesmek; aus dem ^ ziehen \\. (Banknoten usw.) tedavülden cikarmak; sürümden kaldirmak
(Fahrzeuge) servisten cikarmak; in ~ bringen (mevkii) tedavüle cikarmak
VERKEHRAMPEL : German Turkish
f trafik lambasi
VERKEHRANDRANG : German Turkish
m l. vasitaların yigilmasi
(von Menschen) izdiham, kalabalik
VERKEHRBETRIEB : German Turkish
m isletmecilik
VERKEHRBÜRO : German Turkish
n turizm bürosu
VERKEHRDELIKT : German Turkish
n trafik nizamnamesine aykirı hareket
VERKEHRDICHTE : German Turkish
f trafik kesafeti
VERKEHRDISZIPLIN : German Turkish
f trafik disiplini
VERKEHREN : German Turkish
9en (tr.) l. (ins Gegenttyl) tersine döndürmek
(verwandeln in) bse tahvil eim.dntr.) l. (Fahrzeug) islemek; gidip gelmek
(Handel treiben) ticaret yapmak
(bei j-m) b-nin evine gidip gelmek
(in e-m Lokal usw.) bir lokantaya müdavim olm., devam etm.; ragbet göstermek
(m. j-m) b-le münasebeti olm., arkadaslik etm.. düsüp kalkmak; ihtilat etm., görüsmek
(geschlechtlich) eins? münasebette bulunmak
(in der Gesellschaft) cemiyet hayatina katilmak; nicht
wollen (mit) b-nin suratma bakmamak; Ich verkehre nicht mehr mit ihm. Kendisiyle hicbir münasebetim kalmadi
VERKEHRERLAUBNIS : German Turkish
f naut. pratika
VERKEHRERZIEHUNG : German Turkish
f trafik dersleri
VERKEHRERZIEHUNGSWOCHE : German Turkish
f trafik haftasi
VERKEHRFLIEGER : German Turkish
m turizm pilotu; Patent n als ~ turizm brövesi
VERKEHRFLUGZEUG : German Turkish
n sivil ucak; yolcu ucagi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani