Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
VERZÄUNEN : German Turkish

etrafma cit cekmek

VERZÖGERN : German Turkish

l. (verlangsamen) yavaslatmak, güclestirmek, cetinlestirmek, zorlastirmak
(verschleppen) sürünce-mede birakmak; hasiralti etm., bir isi uyutmak
(hinausschieben) geciktirmek, talik (od. tecii) etm., ertelemek. uzatmak; sich ^ gecikmek, uzamak; sürüncemede kal-mak 2ung / teehür, gecikme, asinti, tavik; Th. gecik-tirim 2ungs.taktik / obstrüksyon(-izm)

VERZÜCKEN : German Turkish

meftun ve hayran birakmak; vecde getirmek; costurmak 0 n s. VerzücKung.
t vecde düsmüs; baygin, cezbe^, tutkun Sung/cezbe, esirme, vecit, vecdüisti^rak, btyi- n^k; in ~ geraten cezbelenmek; son derece heye-cc i nak; cosmak; vecdühayrete gark olm

VERÄCHTLICH : German Turkish

l. hör, hakir, asagilik, kepaze; pabuctan asagi
(Adv.) hakaretle; ~ behandeln horlamak; tezyif (od. teziil) etm.; asagisamak

VERÄNDERLICH : German Turkish

l. degisken, degisir, de^isik, mütehavvil
(wankelmütig) istikrarsiz, renksiz, mesleksiz, dönek;
es Wetter de^isik hava
n degistirmek. baskalastirmak; tahvil (od. tebdil) etm.; sich ^ l. degismek, tahavvül, tebeddül etm., baskalasmak
(Stellung od. Beruf wechseln) yerini degistirmek
t baskalasmis, degisik, farkli °ung/l. degisme, tahavvül. tebeddül
degistirme, tebdil, tahvil
metamorfoz, istihale

VERÄNGSTIGEN : German Turkish

gözünü korkutmak; gözdagi vermek; yum-ruk göstermek; sindirmek
t yilmis, yilgm; gözü büyümüs (od. korkmus); panige ugrami$

VERÄPPELN : German Turkish

F b-ni alaya almak

VERÄRGERN : German Turkish

l. canini sikmak
(stärker): dariltmak; bedine (od. fenasma) gitmek; kizdirmak, icerletmck

VERÄSTELN : German Turkish

: sich ^ dal budak salmak; subelere aynimak; tesaup etm., kol atmak

VERÄUßERLICH : German Turkish

l. devir ve ferag edilebilen
(verkäuflich) satilabilen
liehen sathi.estirmek
n l. (übereignen) devir ve ferag etm., temlik etm.
(losschlagen) satip savmak; elden cikarmak; okutmak °ungs.verbot n jur. temlik edilmemek sarti

VERÖDEN : German Turkish

(tr.) l. tenhalastirmak, issizlastirmak
(verheeren) harabeye döndürmek; tr».nrip etm.
(entvölkern) nüfusu yok etm.
(Krampfadern) med. enjcksyonia faaliyetini durdurmak; (inU.) l. tenhalasmak, issizlas-mak
harabeye dönmek
nüfusu cok azalmak

VERÖFFENTLICHEN : German Turkish

l. ne$retmek, nesriyat yapmak; yayinla-mak
(bekanntgeben) umuma bildirmek; tamim ve iläm etm. ~ung/
ne§ir, ne§riyat, yayin, intisar
(Werk) basilan eser

VERÜBELN : German Turkish

(j-m et.) l. b-nin hareketini fenaya cekmek
(zürnen) bsden dolayi b-ne kizmak

VERÜBEN : German Turkish

islemek, irtikäp etm

VESPER : German Turkish

;
brot n ikindi kahvaltisi Qn ikindi kahvaltisim etm

VESTALIN : German Turkish

ist. Vestal

VESTIBÜL : German Turkish

n hol, dehliz, vestibül

VETERAN : German Turkish

m eski asker; eski muharip

VETERINÄR : German Turkish

m baytar, veteriner
medizln / veterinerlik, bay-tarlik, zooterapi
Offizier m veteriner subayi
wesen n veterinerlik

VETO : German Turkish

n ret hakki; veto; ein ^ einlegen (gegen) bsi veto etm., vetolamak
recht n veto hakki

VETTEL : German Turkish

: alte ^ cadaloz, cadi

VETTER : German Turkish

m amca (dayi, hala, teyze) oglu; kuzen
n.wirtschaft/ akraba kayinciligi

VEXIERBILD : German Turkish

n bulmaca, sasirtmaca
schachte! / sürpriz kutusu
schloß n sifreli kilit
spiel n sasirtmaca

VIA : German Turkish

yoliyle, tarikiyle

VIADUKT : German Turkish

m viyadük; kemer köprü