Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
VERWIRKEN : German Turkish

l. (ein Recht) bir hakki kaybetmek
(Strafe) bir cezaya müstahak olm.; cezayi müstelzim bir hare-kette bulunmak; Er hat sein Leben verwirkt, tdama mah-köm edilecektir

VERWIRKLICHEN : German Turkish

l. gerceklestirmek; kuvveden fiile cikarmak; hakikatlestirmek, realize etm., maddelestirmek
(bilden) olusturmak, tekvin etm., tesekkül ettirmek; sich ~ l. tahakkuk etm., gerceklesmek, sahilesmek; kuvveden fiile cikrnak
(greifbare Formen annehmen) maddeles-mek
(sich herausbilden) olusmak, tekevvün (od. tesekkül) etm.; husule gelmek °ung/tahakkuk, gerceklesme, realizasyon

VERWIRREN : German Turkish

l. (Garn usw.) dolastirmak, kanstirmak
fig. §asirtmak; sich
^ l. kansmak, dolasmak; birbirine gec-mek; corba olm.
fig. sasirmak; s.a. verworren,
t l. kansik, da^inik; ic ice
fig. saskm; iki ayagi bir pabuca konmus; ganz ~ werden fig. beyni alabora olm.; akli fikri birbirine kansmak; bozulup büzülmek; zihni bulanmak Qungf l. kansiklik, tesevvüs
fig. saskinlik, teläs; in ^ bringen fig. b-nin aklini perisan etm.; panik cikarmak; in
^ geraten l. kansmak
fig. saskina dönmek; atese düsmek; panik vermek

VERWIRTSCHAFTEN : German Turkish

kötü idarecilikle israf etm

VERWISCHEN : German Turkish

l. silrnek, bozmak
(trüben) bulandirmak
(beseitigen) yok etm.; sich ^ kaybolmak, zail olm., silin-mek
t silik

VERWITTERN : German Turkish

hava ve zaman tesiri altinda harap olm.; da^ilmak, ufalanmak, tecezzi etm.
t ufalanmis;
es Gesicht ihtiyar bi.- adamin burusuk yüzü 2ung / geol. ufa-lanma, tecezzi, cözülme

VERWITWET : German Turkish

dul; (Frau) ersiz, kocasiz, du!

VERWNDERN : German Turkish

l. bot., zo. yabantlesmek
(vertieren) hayvan-lasmak
fig. serserilesmek, vahsilesmek
(Garten usw.) bakimsizlik yüzünden harap olm.; ot bürümek
t (P.) sa

VERWOBEN : German Turkish

(ineinander) citisik, girisik

VERWOGEN : German Turkish

va. F s. verwegen

VERWOHNEN : German Turkish

icinde otura otura harap etm

VERWORFEN : German Turkish

(Adj.) l. (Holz) carpik
(P.) ahläksiz, menfur, alcak, sefih, aptessiz, melun Shell / (e-r Frau) kaltaklik

VERWORREN : German Turkish

darmadagin, karmakansik, müsevves, muglak, cetrefil, dolambacli, müphem, carpisik, belirsiz, vuzuh-suz; Die Angelegenheit ist reichlich ~. Mesele cok karan-hktir. immer
er werden (Angelegenheit) dallamp budak-lanmak

VERWUNDBAR : German Turkish

yaralanabilir;
e Stelle bsin zayif tarafi;y-s
e Stelle herausfinden b-nin damanm bulmak; bamteline dokunmak
en l. yaralamak
fig. incitmek, rencide etm.
(Part. Per f. zu verwinden)

VERWUNDER : German Turkish

"Hch l. sayani hayret; sasilacak
(bemerkenswert) sayam kayit
(sonderbar) garip, tuhaf; Das ist nicht weiter "^. Bunda hayret edilecek taraf yok.
n b-ni hayret icinde birakmak; sich ~ (über) bse hayret etm.; hayrette kalmak, taaccüp etm., sasmak
t müteaccip, mütehayyir, saskin 2ung / hayret, taaccüp, acika^iz, saskinlik; in ~ geraten hayretlere dalmak; vor ^ Mund und Nase aufsperren dudagini isirmak; sasakalmak

VERWUNDET : German Turkish

yarali 2ung / yara(-lanma)

VERWUNSCHEN : German Turkish

(Adj.) sihirli, büyülü

VERWURSTELN : German Turkish

F bir isi karmakans etm., bozmak

VERWURZELT : German Turkish

icine kok salmis; iyice yerlesmi§

VERWÄSSERN : German Turkish

l. bse fazia su katmak
ßg. yavan yapmak; tatsizlandirmak, cansizlastirmak, ruhsuzlastirmak; e-e verwässerte Auflege (von) tavsamn suyunun suyu

VERWÖHNEN : German Turkish

simartmak; yüz vermek; nazil ahstirmak; basa cikarmak
t simank; nazil alismis; nazenin; el bebek gül bebek; dandini beyim hoppala pasam ile terbiye görmüs; lalayia tayayia büyümüs; (Mädchen) lalapasa yosmasi; taya cocugu; das
e Kind spielen lala pasa oyununa cik-mak; ^ sein elini sicak sudan so^uk suya koymamak; ^ werden koltukta olm

VERWÜNSCHEN : German Turkish

l. s. verfluchen.
(schimpfen) sövmek, küf-retmek; kantarliyi savurmak
(beschimpfen) yuf boru-sunu calmak (od. öttürmek); b-ne yuf okumak
(verzaubern) büyülemek, teshir etm.
t s. verflucht

VERWÜNSCHUNG : German Turkish

l. beddua, ilenc, ah, länet, kargis, sövgü, küfür
(Verzauberung) teshir, büyüle(n)me, sihirle(n)-me;
en auf sich laden ah almak;
en ausstoßen küfürler savurmak

VERWÜSTEN : German Turkish

harap (od. tahrip) etm.; kinp gecirmek; tahri-bat yapmak
end tahripkär, yikici
et: ^ werden cöle dönmek; harap olm. 9ung / tahrip;
en pl. tahribat, yikimlik;
en anrichten tahribat yapmak

VERZAGEN : German Turkish

l. ümitsizllge kapilmak; cesaretini kaybetmek
(an et.) bsden nevmit olm.
t l. cesaretsiz, yilgin, yürek-siz, ürkek, korkak
(verzweifelt) ümitsiz, meyus