Germany
UNTEROFFLZIER : German Turkish
m l. gedikli erbas; assubay
(Dienstgrad) (gedikli) cavus;
e und Mannschaften erat
s.anwärter m mil. cavu§ namzedi
s.ton m hortzort
UNTERORDNEN : German Turkish
tabi kilmak; sich ^ tabi olm.; b-nin emrine girmek; untergeordnet l. log. altik, mütedahil, altasirali, tabi
(sekundär) tali, ferT
madun, äst, astin; e-e
e Tätigkeit ausüben kenarda oturmak
UNTERPFAND : German Turkish
n l. rehin
(Garantie) teminat. garanti
UNTERPFLÜGEN : German Turkish
cift sürerek bsi topragin altina koymak
UNTERPRIMA : German Turkish
(a. Unterprjma) /lisenin sekizinc i sinifi
ner(ln/) m Unterprima ögrencisi
UNTERPUTZLEITUNG : German Turkish
siva alti tesisat
UNTERREDEN : German Turkish
: sich mit j-m ^ rhüzakere etm., görüsmek 2ung / l. müzakere, oylasim, görüsme, mükäleme
(Interview) müläkat, enterviyu
(Beratung) danis, müsavere, konsültasyon; mit j-m e-e ^ haben b-le görüs-mek
UNTERRICHT : German Turkish
m tedrisat, ögretim, ders(-ler); ^ haben (bei) b-den ders görmek; ~ und Erziehung talim ve terbiye
UNTERRICHTEN : German Turkish
l. ders vermek
(in et.) bsi ögretmek; talim yapmak; alistirmak
(über, von) a) haberdar etm. b) b-ne b$ hakkinda izahat vermek; aciklamada bulunmak; In welchen Fächern ~ Sie? Hangt dersleri okutuyorsunuz? Er hat mich in Arabisch unterrichtet. Bana Arapca dersi verdi. sich aber et. — bse vukuf kesp etmek; b§ hakkinda bilgi edinmek
et:
^ sein (über) bsden haberdar olm.; b§ hakkinda bilgisi (var) olm.; falsch ~ sein yanli§ bilmek
Hch ögretsel, tedrisi 2s.briefe pl. mektuplasma usuliyle ögretim ^s.erte^ung / tedris, ögretim; ögretme 2s.gegen-stand m ders mevzuu ^s.methode / tedris usulü; ögretim metodu (od. yöntemi) 2s.ministerium n Milli Egitim Bakanligi; Maarif Vekäleti (Nezareti, Vezareti) Qs.raum m dersane; ders odasi Unterrichts- und Prüfungsordnung /tedris ve imtihan talimatnamesi 2s.wesen n maarif(-ci-lik); Fachmann m im ^ maarifci 2s.zweige pl. ögretme kollari
UNTERROCK : German Turkish
m ic eteklik; jüpon
UNTERSAGEN : German Turkish
yasak (men, nehyi) etm., yasaklamak
t l. yasak. memnu
(religiös) menhi
UNTERSATZ : German Turkish
m l. altlik, destek, dayak, temel
(Gestell) a) ayaklik, sehpa, piyedestal, kürsü b) (Fahrzeug) alt takim
(Untertasse) fincan tabagi
(Sockel) kaide, taban
hg. kücük önerme; sugra; fahrbarer^ (hum.) oto
UNTERSCHEIDBAR : German Turkish
tefrik edilebilir; kabili temyiz; ayirt edile-bilir
en l. ayirmak, ayirt etm., tefrik (ve temyiz) etm.; secmek
(deutlich wahrnehmen) görmek, fark etm.; sich ^ b-den farklanmak, ayrilmak, farkli olm.; sich nicht im geringsten von et. ^ bsden farksiz olm.; schwer zu ^ belirli belirsiz
UNTERSCHEIDUNG : German Turkish
l, ayirma, tefrik, temyiz
aynima; farkli olma; tehalüf; zur ~ der vielen Ahmets und Mehmets Ahmetleri, Mehmetleri birbirinden secmek icin
s.merk-mal n alämeti farika; vasfi mümeyyiz
S.Vermögen n temyiz kabiliyeti; ayirt etme melekesi
UNTERSCHENKEL : German Turkish
m an. baldir, encik, säk
UNTERSCHIEBEN : German Turkish
(haksiz yere) atfetmek, isnat etm
UNTERSCHIED : German Turkish
m fark, aynm, tefavüt; e-n ~ machen (zwischen) fark gözetmek; ayn seci yapmak; keinen ~ machen (zwischen) biri ile digeri arasinda fark gözetmemek; seyyan tutmak; Es ist kein ^. Hepsi bir. feiner — ince fark; nüans, ayirti; ein ^ wie Tag und Nacht birbirine tamamen zit; (aralannda) daglar kadar fark (vardir); ohne ^ fark gözetmeksizin; ayirmaksizin; zum ^ von
.. b-nin. bsin aksine; b-den, bsden farkli olarak QHch l. ayrimli, farkli, 2s.los farksiz, istisnasiz
UNTERSCHLAG : German Turkish
m l. bagda§ kurma
typ. sayfamn alt tarafi Qen (Arme, Beine) kollanni kavusturmak; ayak ayak üstüne atmak
UNTERSCHLAGEN : German Turkish
I. (Geld) ihtiläs etm.; (kendi) zimmetine gecirmek; para yemek
(et. An vertrautes) boynuna gecirmek; emanete hlyanet etm.
(Brief usw.) alikoy-mak; üstüne oturmak; saklamak, vermemek 9ung / ihtiläs; emniyeti suiistimal; e-e ^ begehen ihtiläs (od. yolsuzluk) etm.; emniyeti suiistimal etm
UNTERSCHLEIF : German Turkish
m l. (Veruntreuung) ihtiläs
(Betrug) hile, aldatma; yalan dolan
UNTERSCHLUPF : German Turkish
m l. kacacak yer
(Obdach) siginak, bannak; mahfuz mahal; meice, yatak, ilticagah; o/s ~ dienen b-ne si^inak hizmeti görmek; e-n ~ finden bannmak
UNTERSCHLÄCHTIG : German Turkish
(Mühlrad) alttan su alir (cark)
UNTERSCHLÜPFEN : German Turkish
; unterschlüpfen siginmak, bannmak
UNTERSCHREIBEN : German Turkish
si imza etm.; imzalamak; bse imza atmak; Er hat mit meinem Namen unterschrieben. 0, imzami atti
UNTERSCHRIEBEN : German Turkish
imzali
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani