Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
DURCHGANG : German Turkish

m
geçme, mürur
(ort) geçit yeri (yolu); geçilecek yer
astr. geçit, memer
koridor
pasaj
phys. nüfuz etme; içine girme
safha, evre
H transit; ~ verboten! Geçilmez!

DURCHGANGSBAHNHOF : German Turkish

m trenlerin yandan yanaştıkları istasyon

DURCHGANGSGEBÜHR : German Turkish

f geçmelik, müruriye

DURCHGANGSHANDEL : German Turkish

m transit ticareti

DURCHGANGSSTADIUM : German Turkish

n inkişaf devri; gelişim evresi

DURCHGANGSVERKEHR : German Turkish

m transit münakalesi (taşıması, ulaşımı, trafiği)

DURCHGANGSWAGEN : German Turkish

(Eisenbahn) koridorlu vagon

DURCHGANGSZIMMER : German Turkish

n içine koridordan değil ancak diğer bir odadan girilebilen oda

DURCHGANGSZOLL : German Turkish

m transit gümrüğü

DURCHGEBEN : German Turkish

aradan birine uzatmak
s durchsagen
neşretmek, yayınlamak

DURCHGEHEN : German Turkish

(intr.) l. bir taraftan girip öbür taraftan çıkmak; bir baştan bir başa katetmek
durmadan geçip (doğrudan doğruya
..-e kadar) gitmek
(kanun vs.) kabul edilmek
(at) gemi azıya almak; başı zaptolunamamak
a) su geçmek b) sızmak
(ayakkabı vs.) delinmek
(çivi) delmek
sıvışmak, kaçıp gitmek
(geduldet werden) müsamaha edilmek; j-m et. ~ lassen bşe göz yummak(tr)
inceden inceye tetkit etmek, yoklamak od. görüşmek
araştırmak, taharri etm.
(z.B. das Alphabet) dolanmak
gözden geçirmek(II) selt. arasından geçmek

DURCHGEHEND : German Turkish

(Zug, Wagen) direkt, doğru, aktarmasız
mütemadi, kesiksiz, daimi; ~ geöffnet fasılasız açık

DURCHGEHENDS : German Turkish

durchgehend(s) adv. genellikle; hemen hemen istisnasız

DURCHGEISTIGEN : German Turkish

uhlandirmak, ruhanllestirmek, canlandir-mak, mane^-tlestirmek

DURCHGEKNALLT : German Turkish

s. verrückt

DURCHGERBEN : German Turkish

l. ivice tabaklamak, sepilemek
flg. (j-m das Fell) F iyice pataklamak

DURCHGIEßEN : German Turkish

l. arasindan dökmeK, akitmak
(seihen, filtern) süzmek; filtreden gecirmek

DURCHGLÜHEN : German Turkish

(tr.lintr.) kizgin kor haline getir(il)mek, kiz(dir)mak durchglühen (fr.) l. (inspirieren) ilham etm., esindirmek
(begeistern) costurmak

DURCHGREIFEN : German Turkish

(intr.) l. elini arasindan gecirmek
ßg. agir basmak; sert ve kesin tedbirler almak
d l. (Maßnahmen) kesin, katt, sert
(Besserung) esasli, tesirli, devamli

DURCHGUCKEN : German Turkish

F s. durchschauen

DURCHGÄNGER : German Turkish

m F
firari, kaçak
gemi azıya alan

DURCHGÄNGIG : German Turkish

alelade, umumi, genel, normal, mutat, cari, harcıalem; genel geçer; hemen hemen istisnasız

DURCHHABEN : German Turkish

l. (durchgesägt haben) festere ile ortasindan gecmis olm.
(ausgelesen haben) kitabi (gazeteyi v. s.) okuyup bitirmis olm.
(eingefädelt haben) ipligi ignenin gözünden gecirmi? olm

DURCHHAITEN : German Turkish

sonuna kadar sabretmek, mukavemet etm., dayanmak 2e.poHtik/mukavemetcilik politikasi

DURCHHANG : German Turkish

(e-s Seils) salgi 2hängen bei vermek