Germany
DURCHNAGEN : German Turkish
; durchnagen kemirerek delmek (od. mahvet-mek); sich durchnagen kemire kemire kendine bir yol acmak
DURCHNEHMEN : German Turkish
(Lehrstoff) l. (Lehrer) okutmak
(Schüler) islemek, calismak, yapmak, okumak; Was habt ihr in Physik durchgenommen? Fizikten hangi bahisleri oku-dunuz?
DURCHNUMERIEREN : German Turkish
astan basa numaralamak
DURCHNÄSSEN : German Turkish
tamamiyle islatmak; sirsiklam etm.
näßt: ganz ^ sein sirsiklam olm.; sadan cikmi§ sicana dön-mek
DURCHORGANISIEREN : German Turkish
inceden inceye organize etm
DURCHPASSIEREN : German Turkish
l. (intr.) (seit.) bir yerden gecmek
(tr.) elekten gecirmek
DURCHPAUSEN : German Turkish
saman kägidi vasitasiyle istinsah etm., kalke etm., kopyasini cikarmak; yazi silkmek
DURCHPEITSCHEN : German Turkish
l. adamakilli kamcilamak, kirbaclamak
(Gesetz) yildinm kanunu cikarmak
DURCHPFLÜGEN : German Turkish
s. durchackern
DURCHPLUMPSEN : German Turkish
F s. durchfallen
DURCHPRESSEN : German Turkish
sikarak arasindan gecirmek; sich ~ kalaba-ligi yararak gecmek
DURCHPROBEN : German Turkish
T/L sonuna kadar prova etm
DURCHPROBIEREN : German Turkish
l. cesitli seylerin tadma bakmak
(alle Möglichkeiten) bütün imkänian denemek
DURCHPRÜFEN : German Turkish
(hepsini) yoklamak, testlemek
DURCHPRÜGELN : German Turkish
(j-n) b-ne degnek ziyafeti cekmek; basini ezmek; kötek vurmak; b-nin pestilini cikarmak; tozunu almak; tepelemek; pataklamak
DURCHPULSEN : German Turkish
ftg. canlandirmak
DURCHQUEREN : German Turkish
oydan boya (arasindan, icinden) gecmek, asmak
DURCHRASEN : German Turkish
(tr.); L
rchrasen (intr.) basdöndürücü bir hizia (bir yerden) gecmek; arsinlamak
DURCHRASSELN : German Turkish
(durchs Examen) s. durchfallen
DURCHRECHNEN : German Turkish
l. bastan basa hesaplamak
(noch einmal) bir kere daha gözden gecirmek
DURCHREGNEN : German Turkish
yagmur iceriye vurmak; Ich bin ganz durchgeregnet. Yagmuricime kadar gecti. Islak kargaya döndüm. Es hat von morgens bis abends durchgeregnet. Sabahtan aksama kadar yagmur yagdi
DURCHREIBEN : German Turkish
l. (sich die Hände) sürte sürte ellerini yara etm.
(sich die Füße) yLirüye yürüye ayaklqnni yara etm.
(leicht) hafifce ovmak
(durch et.) eze eze süzgecten gecirmek
r). (gut) iyice friksiyon yapmak
(Wäsche) ovarak yikamak
DURCHREICHE : German Turkish
mutfak ile yemek odasi arasmdaki duvar acikligi 2n (durch e-e Öffnung) bsi b-ne uzatmak
DURCHREISE : German Turkish
gecme, gecis; auf der ^ durch München Münihten gecerken ^n seyahat ederken bir yerden gecmek
nde m//seyahat esnasinda bir yerden gecen yolcu
DURCHREISEN : German Turkish
(tr.) dolasmak, gezmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani