Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
SAĞLAMLAŞTIRMA : Turkish Turkish

sağlamlaştırmak eylemi

SAĞLAMLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

sağlam bir duruma getirmek, pekiştirmek

SAĞLAMLIK : Turkish Turkish

sağlam olma durumu

SAĞLANIŞ : Turkish Turkish

sağlanmak eylemi ya da biçimi

SAĞLANMA : Turkish Turkish

sağlanmak eylemi

SAĞLANMAK : Turkish Turkish

sağlamak eylemine konu olmak

SAĞLAYICI : Turkish Turkish

sağlama niteliği olan, sağlayan

SAĞLI SOLLU : Turkish Turkish

her iki yanda olan

SAĞLI SOLLU : Turkish Turkish

her iki yanlı

SAĞLI SOLLU : Turkish Turkish

sağda ve solda olan

SAĞLI SOLLU : Turkish Turkish

sağda ve solda olarak, hem sağına hem soluna

SAĞLICAKLA : Turkish Turkish

sağlıkla, esenlikle, rahatlık içinde

SAĞLIK : Turkish Turkish

vücudun hasta olmaması durumu, vücut esenliği, esenlik, °sıhhat

SAĞLIK : Turkish Turkish

vücudun iyi ya da kötü olması durumu

SAĞLIK : Turkish Turkish

salık

SAĞLIK KARNESİ : Turkish Turkish

sigortalının geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselerin hastalıklarında, sağlık yoklama ve bakımlarıyla, ilaçları için kullanılan defter

SAĞLIK MEMURU : Turkish Turkish

hastalara iğne, pansuman gibi ön tedavileri yapma yetkisi olan kişi, sağlıkçı

SAĞLIK OCAĞI : Turkish Turkish

kasaba ve köylerde hastalara bakmak için açılan kuruluş

SAĞLIK OLSUN! : Turkish Turkish

üzücü bir durum ya da bir zarar karşısında avunma sözü olarak söylenir

SAĞLIK SİGORTASI : Turkish Turkish

hastalık ya da ölüm durumunda sigorta şirketinin yardımını sağlayan sigorta anlaşması

SAĞLIKBİLGİSİ, -Nİ : Turkish Turkish

sağlığın, hastalanmadan önce korunması ile ilgili bilimsel incelemelerle uğraşan tıp dalı, °hijyen

SAĞLIKÇI : Turkish Turkish

sağlıkla ilgili işlerde görevli kişi, sağlık memuru

SAĞLIKINDA : Turkish Turkish

yaşamakta iken, yaşarken

SAĞLIKINIZA : Turkish Turkish

içki içerken "sağlıklı olmanız dileğiyle içiyorum" anlamında söylenen söz

SAĞLIKLI : Turkish Turkish

sağlık durumu iyi olan, sağlam, esen, °sıhhatli