Turkish Turkish
FİRKATEYN : Turkish Turkish
üç direkli, bir tür yelkenli savaş gemisi
FİRKATEYN : Turkish Turkish
günümüzde orta tonajda savaş gemisi
FIRKATEYN : Turkish Turkish
- firkateyn
FİRKETE : Turkish Turkish
kadınların saçlarını tutturmak için kullandıkları u biçimindeki naylon, tel ve bağadan saç tokası
FİRKETELEME : Turkish Turkish
firketeyle tutturma
FİRKETELEMEK : Turkish Turkish
firketeyle tutturmak
FİRKETELENME : Turkish Turkish
firketeyle tutturulma
FİRKETELENMEK : Turkish Turkish
firketeyle tutturulmak
FIRLAK : Turkish Turkish
dışarı doğru fırlamış, çıkmış, çıkık
FIRLAKLIK : Turkish Turkish
fırlak olma durumu
FIRLAMA : Turkish Turkish
fırlamak eylemi
FIRLAMA : Turkish Turkish
hlk. arsız, terbiyesiz çocuk
FIRLAMA : Turkish Turkish
piç
FIRLAMAK : Turkish Turkish
hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
FIRLAMAK : Turkish Turkish
yerinden oynayıp ileriye doğru çıkıntı yapmak
FIRLAMAK : Turkish Turkish
fiyatı birdenbire yükselmek
FIRLATILMAK : Turkish Turkish
fırlatmak eylemi yapılmak
FIRLATIŞ : Turkish Turkish
fırlatmak eylemi ya da biçimi
FIRLATMA : Turkish Turkish
fırlatmak eylemi
FIRLATMA : Turkish Turkish
kol ve bacağın vücudun orta çizgisinden türlü yönlere, son eklemine değin hızla ve gergin olarak uzaklaştırılması (açılması)
FIRLATMA : Turkish Turkish
fırlama, piç
FIRLATMAK : Turkish Turkish
hızla atmak, bulunduğu yerden dışarı atmak
FIRLATMAK : Turkish Turkish
doğurmak
FIRLAYIŞ : Turkish Turkish
fırlamak eylemi ya da biçimi
FİRMA : Turkish Turkish
tüzelkişiliği olsun olmasın bir ekonomik etkinlik birimi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani