Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
FIRTINA KOPMAK ( YA DA PATLAMAK) : Turkish Turkish

ir yerde kavga ve gürültü çıkmak

FIRTINAKUŞU, -NU : Turkish Turkish

perdeayaklılardan, kıvrık gagalı, açık denizlerde yaşayan bir kuş, denizördeği (thalassidroma pelagica)

FIRTINAKUŞUGİLLER : Turkish Turkish

omurgalı hayvanlardan kuşlar sınıfına giren bir familya

FIRTINALI : Turkish Turkish

çok rüzgârlı

FIRTINALI : Turkish Turkish

çok tartışmalı, çekişmeli; gürültülü, karışık

FIRTMAK : Turkish Turkish

herhangi bir şey yerinden oynamak, çıkmak

FIRTMAK : Turkish Turkish

kaçıp gitmek

FIRTMAK : Turkish Turkish

sözünden dönmek

FIRTTIRMAK : Turkish Turkish

usunu yitirmek, çıldırmak

FİRUZE : Turkish Turkish

küpe ve yüzük taşı gibi bezek işlerinde kullanılan, mavi renkli, saydam olmayan hidratlı doğal alüminyum ve fosfattan oluşan değerli bir mineral

FİŞ : Turkish Turkish

prizden akım almaya yarayan araç

FİŞ : Turkish Turkish

ir işi yaptırmak ya da gereken sıranın alındığını belirtmek için bir koçandan koparılmış kâğıtlardan her biri, °makbuz

FİŞ : Turkish Turkish

okuma yazma öğretirken kullanılan sözcüklerin, cümlelerin yazıldığı karton şerit

FİŞ : Turkish Turkish

ir yapıtın hazırlanmasında kolaylık sağlamak ya da bir işe kılavuzluk etmek için yazılıp sınıflandırılan küçük kâğıt yapraklardan her biri

FİŞ : Turkish Turkish

kumarda, kimi alışveriş işlerinde para yerine kullanılan pul, marka vb

FİŞ : Turkish Turkish

sabıkalı ya da kuşkulu kişilerle ilgili bilgilerin yer aldığı dosya

FIŞ : Turkish Turkish

ıçi boş ya da çürük (fındık, fıstık, ceviz, badem vb.)

FIS FIS : Turkish Turkish

gizli ve yavaş konuşulurken çıkan sesi anlatır

FIŞ FIŞ : Turkish Turkish

fışır fışır

FİŞ AÇMAK : Turkish Turkish

ir işle ilgili konuda gereken bilgileri fiş üzerine yazmaya başlamak fişlemek

FİSEBİLİLLAH : Turkish Turkish

hiçbir karşılık beklemeden

FİŞEK : Turkish Turkish

tüfek, tabanca gibi hafif ateşli silahların içine atılmak için sürülen ve içinde barut bulunan bir kovanla bu kovanın ucuna yerleştirilmiş mermiden oluşan cephane, kurşun

FİŞEK : Turkish Turkish

donanma ve şenliklerde kullanılan çeşitli yanıcı ya da patlayıcı maddeler

FİŞEK : Turkish Turkish

silindir biçiminde üst üste konarak kâğıda sarılmış maden para

FİŞEK ATMAK : Turkish Turkish

ortalığı karıştıracak bir söz söylemek