Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
HAFİF : Turkish Turkish

tartıda ağırlığı az gelen, yeğni, "ağır" karşıtı

HAFİF : Turkish Turkish

güç ya da yorucu olmayan, kolay

HAFİF : Turkish Turkish

ağırbaşlı olmayan, ciddi olmayan, hoppa, uçarı

HAFİF : Turkish Turkish

(yiyecek için) miktarı az, sindirimi kolay

HAFİF : Turkish Turkish

kalınlığı ya da yoğunluğu az olan

HAFİF : Turkish Turkish

etkisi az olan, "ağır" karşıtı

HAFİF : Turkish Turkish

zorlu olmayan

HAFİF : Turkish Turkish

önemli olmayan

HAFİF : Turkish Turkish

(uyku için) çabuk uyanılan

HAFİF : Turkish Turkish

çok dik olmayan (sırt, yokuş)

HAFİF : Turkish Turkish

gücü az olan, belli belirsiz

HAFİF : Turkish Turkish

sıkıntısız, °ferah

HAFİF : Turkish Turkish

elli belirsiz

HAFİF ATLATMAK : Turkish Turkish

kötü bir durumdan çok az bir zararla kurtulmak

HAFİF GİYİNMEK : Turkish Turkish

az ve ince giyinmek

HAFİF HAFİF : Turkish Turkish

yavaş yavaş, ağır ağır

HAFİF HAPİS CEZASI : Turkish Turkish

ayrı hücreye kapatılmaksızın çektirilen hapis cezası

HAFİF MÜZİK : Turkish Turkish

klasik müziğin dışında kalan, kolay zevk alınan müzik türü

HAFİF SANAYİ : Turkish Turkish

tüketim malları üreten sanayi

HAFİF TERTİP : Turkish Turkish

şöyle böyle, biraz, aşırılığa kaçmadan

HAFİF UYKU : Turkish Turkish

derin olmayan, kolayca uyanılan uyku

HAFİFÇE : Turkish Turkish

hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz

HAFİFE ALMAK : Turkish Turkish

küçümsemek, hafifsemek, önemsememek

HAFİFLEME : Turkish Turkish

hafif duruma gelme

HAFİFLEMEK : Turkish Turkish

herhangi bir nedenle eski ağırlığı azalmak