Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
HAMAK : Turkish Turkish

(karaib dilinden) ıki ağaç ya da direk arasına asılarak içine yatılan ağdan ya da bezden yapılmış salıncak yatak, ağ yatak

HAMAKAT, -Tİ : Turkish Turkish

ahmaklık

HAMAL : Turkish Turkish

ücretle yük taşıyarak geçinen kimse, taşıyıcı, yükçü

HAMAL CAMAL : Turkish Turkish

hamal ve benzeri kimseler

HAMAL SIRIĞI : Turkish Turkish

sırık hamallarının kullandığı ağaç

HAMALA SEMERİ YÜK OLMAZ : Turkish Turkish

insana kendi işi ağır gelmez

HAMALBAŞI, -NI : Turkish Turkish

hamallara başkanlık eden kimse

HAMALİYE : Turkish Turkish

hamal ücreti, hamallık

HAMALİYE : Turkish Turkish

yük, °zahmet, °angarya

HAMALLIK : Turkish Turkish

hamalın yaptığı iş

HAMALLIK : Turkish Turkish

hamala verilen para, taşıma ücreti, °hamaliye

HAMALLIK : Turkish Turkish

kaba ve ağır iş

HAMALLIK : Turkish Turkish

gereksiz yere yüklenme

HAMALLIK : Turkish Turkish

zihni gereksiz bilgilerle doldurma

HAMAM : Turkish Turkish

yıkanılacak yer, yunak, ısıdam

HAMAM ANASI : Turkish Turkish

- hamamanası

HAMAM BÖCEĞİ : Turkish Turkish

- hamamböceği

HAMAM GİBİ : Turkish Turkish

pek sıcak

HAMAM OTU : Turkish Turkish

- hamamotu

HAMAM TAKIMI : Turkish Turkish

hamamda kullanılan havlu, kese, tas gibi gereçler

HAMAM YAPMAK : Turkish Turkish

yıkanmak

HAMAMA GİREN TERLER : Turkish Turkish

ir işe girişen kimse, o işin güçlüklerini ya da masraflarını göze almalıdır

HAMAMANASI, -NI : Turkish Turkish

kadınlar hamamında çalışanları yöneten kadın

HAMAMANASI, -NI : Turkish Turkish

ıriyarı, şişman kadın

HAMAMBÖCEĞİ, -Nİ : Turkish Turkish

hamamböceğigillerden, temiz tutulmayan yerlerde üreyen zararlı bir böcek (blatta orientalis)