Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
HELALLİ : Turkish Turkish

nikâhlı (eş)

HELALLİK : Turkish Turkish

nikâhlı eş

HELALLİK : Turkish Turkish

helal olan şey

HELALLİK DİLEMEK : Turkish Turkish

irinden hakkını helal etmesini dilemek

HELALLİK VERMEK : Turkish Turkish

helal etmek

HELALZADE : Turkish Turkish

nikâhlı bir ana ve babadan doğmuş kimse

HELALZADE : Turkish Turkish

doğruluktan ayrılmayan, helal süt emmiş kimse

HELE : Turkish Turkish

"özellikle", "hiç olmazsa", "her şeyden önce" anlamıyla, bir sözcüğün başına ya da sonuna getirilerek belirtilen şeyin ayrıcalığını anlatır

HELE : Turkish Turkish

"sonunda" anlamıyla geciken davranışları bildirmek için kullanılır

HELE : Turkish Turkish

uyarma, korkutma ya da vaat anlatır

HELE BAK : Turkish Turkish

şaşkınlık ya da dikkati çekmek için söylenir

HELE BİR : Turkish Turkish

hele

HELE DE : Turkish Turkish

üstelik

HELE HELE : Turkish Turkish

karşısındakini söylemeye isteklendirmek için kullanılır

HELE HELE : Turkish Turkish

ir savı pekiştirmek için kullanılır

HELE ŞÜKÜR! : Turkish Turkish

çok şükür

HELECAN : Turkish Turkish

yürek çarpıntısı, çarpıntı

HELECANLANMAK : Turkish Turkish

yürek çarpıntısına tutulmak

HELEN : Turkish Turkish

grek

HELENİST : Turkish Turkish

grek kültürü, tarihi, yazını ve dili konularında uzman olan kimse

HELENİSTİK : Turkish Turkish

üyük ıskender'den sonraki yunan sanatı, tarihi, kültürüyle ilgili olan

HELENİZM : Turkish Turkish

grek uygarlığı

HELENİZM : Turkish Turkish

grek olmayan ulusların grek düşüncesinin etkisiyle gerçekleştirdiği uygarlık

HELENİZM : Turkish Turkish

grek diliyle anlatım

HELENÖNCESİ : Turkish Turkish

yunanlılardan da önce ege çevresinde kurulan uygarlıklar dönemi