Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İNİKÂS : Turkish Turkish

(ses için) yankılama, yankılanma, yankı

İNİKÂS : Turkish Turkish

(piyasada) tepki ya da etki

İNİKÂS ETMEK : Turkish Turkish

yansımak

İNİKÂS ETMEK : Turkish Turkish

yankılanmak

İNİKAT : Turkish Turkish

toplanma, birleşim

İNİKAT : Turkish Turkish

anlaşma, kararlaştırma

İNİLDEMEK : Turkish Turkish

ınlemek

İNİLDETMEK : Turkish Turkish

ınlemesine neden olmak

İNİLEME : Turkish Turkish

ınleme

İNİLEMEK : Turkish Turkish

ınlemek

İNİLMEK : Turkish Turkish

ınmek eylemi yapılmak

İNİLTİ : Turkish Turkish

inleme sesi

İNİM İNİM : Turkish Turkish

sürekli olarak inlemeyi anlatır

İNİM İNİM İNİM İNİM İNLEMEK : Turkish Turkish

sürekli olarak inlemek

İNİM İNİM İNİM İNİM İNLEMEK : Turkish Turkish

çok sıkıntıda olmak

İNİM İNİM İNİM İNİM İNLETMEK : Turkish Turkish

irini büyük sıkıntıya sokmak

İNİŞ : Turkish Turkish

ınmek eylemi ya da biçimi

İNİŞ : Turkish Turkish

yukarıdan aşağıya gittikçe alçalan eğimli yer, "yokuş" karşıtı

İNİŞ : Turkish Turkish

gerileyi?, çökü?

İNİŞ : Turkish Turkish

araçlı jimnastikte, atlayarak ya da hızlanarak araçtan ayrılma durumu

İNİŞ AŞAĞI : Turkish Turkish

inişte aşağıya doğru

İNİŞ ÇIKIŞ : Turkish Turkish

engebeli olan

İNİŞ YOKUŞ : Turkish Turkish

hem inişi hem çıkışı olan

İNİŞÇİ : Turkish Turkish

kayakla, bisikletle yokuş aşağı inişte yetenekli sporcu

İNİŞE GEÇMEK : Turkish Turkish

(uçak vb.) ınmek üzere hazırlanmak