Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
DURMAK, -UR : Turkish Turkish

ir yerde olmak ya da bulunmak

DURMAK, -UR : Turkish Turkish

elli bir durumda, bir görevde bulunmak

DURMAK, -UR : Turkish Turkish

(olumsuz biçimiyle) ara vermeden, sürekli olarak

DURMAK, -UR : Turkish Turkish

ir konuyla çok ilgilenmek, üstüne düşmek

DURMAK, -UR : Turkish Turkish

kök ya da gövdeleri sonuna
e (-a) eki almış eylemsilerle ya da çekimli bir eylemle süreklilik bildiren birleşik eylemler oluşturur

DURMAKSIZIN : Turkish Turkish

hiç ara vermeden, durmadan

DÜRME : Turkish Turkish

dürmek eylemi

DÜRME : Turkish Turkish

lahana

DÜRME : Turkish Turkish

ıçine peynir, kıyma gibi şeyler konularak yenilen pişmiş yufka

DÜRMECE : Turkish Turkish

ağlarda, tomurcuk, yaprak ve salkım yiyerek yaşayan, sarımsı gece kelebeği (sparganothis pilleriana)

DÜRMEK, -ER : Turkish Turkish

ir şeyi kıvırıp silindir biçiminde kendi üzerine sarmak

DÜRMEK, -ER : Turkish Turkish

ir şeyi üst üste katlamak

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

olgun, davranışları tutarlı (kimse)

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

tutarlı, aşırılığa kaçmamış

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

olgun, davranışları tutarlı (kimse)

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

tutarlı, aşırılığa kaçmamış

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

olgun, davranışları tutarlı (kimse)

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

tutarlı, aşırılığa kaçmamış

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

olgun, davranışları tutarlı (kimse)

DURMUŞ OTURMUŞ 1) : Turkish Turkish

tutarlı, aşırılığa kaçmamış

DURMUŞ OTURMUŞLUK : Turkish Turkish

olgunluk, tutarlılık

DÜRTMEK, -ER : Turkish Turkish

ucu sivri bir şeyle hafifçe itmek

DÜRTMEK, -ER : Turkish Turkish

ıstenilen şeyi yaptırmak için birine kışkırtıcı söz söylemek, ºtahrik etmek

DÜRTMEK, -ER : Turkish Turkish

uyarmak, ºikaz etmek

DÜRTMEK, -ER : Turkish Turkish

tedirgin, rahatsız etmek, batmak