Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ENSTRÜMANTAL : Turkish Turkish

salt çalgılarla ilgili olan

ENSTRÜMANTAL MÜZİK : Turkish Turkish

çalgılar için hazırlanmış sözsüz müzik

ENSTRÜMANTALİST : Turkish Turkish

araççı

ENSTRÜMANTALİZM : Turkish Turkish

araççılık

ENTARİ : Turkish Turkish

genellikle tek parçalı kadın giyeceği

ENTARİ : Turkish Turkish

arap ülkelerinde erkeklerin giydiği uzun, düz üstlük

ENTARİLİ : Turkish Turkish

entari giymiş olan

ENTARİLİK : Turkish Turkish

entari yapılmaya uygun (kumaş)

ENTEGRASYON : Turkish Turkish

ütünleşme, °integrasyon

ENTEGRASYON : Turkish Turkish

ilinen bir diferansiyelin denklemini çözme işlemi

ENTEGRE : Turkish Turkish

irimlerden oluşan (sanayi kuruluşları)

ENTEL : Turkish Turkish

laf üreten, aydın olmaya kalkışan

ENTEL TAKILMAK : Turkish Turkish

enteller gibi düşünmek, yaşamak, davranmak

ENTELEKT : Turkish Turkish

anlık

ENTELEKTÜALİZM : Turkish Turkish

anlıkçılık, °zihniye

ENTELEKTÜEL : Turkish Turkish

ilim, teknik ve kültürün değişik dallarında özel öğrenim görmüş (kimse), aydın, °münevver

ENTELEKTÜEL : Turkish Turkish

düşün sorunlarıyla ilgili

ENTELEKYA : Turkish Turkish

aristo'ya göre, her varlığın erişmeye yöneldiği yetkinlik durumu

ENTERESAN : Turkish Turkish

ılgi çekici, ilginç

ENTERESANLIK : Turkish Turkish

enteresan olma durumu, ilginçlik

ENTERESE : Turkish Turkish

"ılgilenmek" anlamına gelen "enterese etmek" kalıbında geçer

ENTERNASYONAL : Turkish Turkish

uluslararası, milletlerarası, °beynelmilel

ENTERNASYONAL : Turkish Turkish

uluslararası işçi birliği

ENTERNASYONALİZM : Turkish Turkish

uluslararasıcılık, beynelmi-lelcilik

ENTERNE : Turkish Turkish

gözaltında (olan)