Multilingual Turkish Dictionary

English

English
BLITHELY : English Turkish

adv. mutlu bir şekilde, neşeli bir şekilde, gamsız bir şekilde, kaygısızca, kedersizce, tasasız bir şekilde

BLITHENESS : English Turkish

n. mutluluk, neşelilik, gamsızlık, kaygısızlık, kedersizlik, tasasızlık

BLITHER : English Turkish

n. saçmalık, zırva, saçma sapan konuşma

BLITHER : English Turkish

v. saçmalamak, zırvalamak, saçma sapan konuşmak, mantıksızca konuşmak

BLITHERING : English Turkish

adj. lanet olası, allah'ın cezası

BLITHERING IDIOT : English Turkish

n. salağın dik alâsı

BLITHESOME : English Turkish

adj. mutlu, neşeli, kaygısız

BLITT : English Turkish

"Baccalaureus Litterarum"; (Latince) Edebiyat Mezunu, edebiyat lisans mezunu

BLITZ : English Turkish

n. hava saldırısı, hava baskını

BLITZ : English Turkish

v. hava saldırısıyla yıkmak

BLITZKRIEG : English Turkish

n. ani baskın, yıldırım saldırı, yıldırım harbi, havadan ve yerden yapılan ani sürpriz saldırı (Almanca)

BLITZKRIEG : English Turkish

v. ani baskın yapmak, yıldırım saldırı gerçekleştirmek, yıldırım harbi yapmak, havadan ve yerden ani sürpriz saldırı yapmak (Almanca)

BLIZZARD : English Turkish

n. kar fırtınası, tipi

BLIZZARD ENTERTAINMENT® : English Turkish

1994 yılında kurulan ve eğlence yazılımı yayımlayan bir şirket (Irvine, California merkezlidir)

BLOAT : English Turkish

v. şişirmek, kabartmak, şişmek, kabarmak, tütsülemek (balık)

BLOAT OUT : English Turkish

kabarmak, şişmek

BLOAT UP : English Turkish

n. şişirmek, kabartmak

BLOATED : English Turkish

adj. şişmiş, kabarmış, kabarık, böbürlenen, övünen

BLOATED SALARY : English Turkish

kabarık maaş, şişkin aylık, şişirilmiş ücret, üzerine aşırı ilave edilmiş maaş

BLOATEDNESS : English Turkish

n. kabarıklık, şişkinlik, şişirilmişlik; çok büyük olma durumu; obezite, şişmanlık, şişman olma durumu

BLOATER : English Turkish

n. tütsülenmiş ringa balığı

BLOATWARE : English Turkish

n. çok büyük miktarda bellek kullanan yazılım (Bilgisayar)

BLOB : English Turkish

"Binary Large Object (İkili Büyük Obje)"; boyutundan dolayı özel muamele gerektiren çok büyük dosya (göndermede, depolamada, indirmede vs)

BLOB : English Turkish

n. damla, su damlası, leke, sıfır puan (kriket)

BLOC : English Turkish

n. blok