English
BREAKDANCING : English Turkish
n. break dansı, (genellikle rap müziğiyle fiziksel kıvrılma ve akrobasi hareketlerinin sergilendiği dans tarzı, 1970'ler boyunca kentlerde ortaya çıkmıştır) break dansı yapma
BREAKDOWN : English Turkish
n. sağlığın bozulması, bozulma, çöküntü, arıza, analiz, tutukluk
BREAKDOWN IN COMMUNICATIONS : English Turkish
iletişim bozukluğu, iletişim arızası
BREAKDOWN TRUCK : English Turkish
n. çekici, kurtarma aracı
BREAKDOWN VAN : English Turkish
n. çekici, kurtarma aracı
BREAKER : English Turkish
n. dev dalga, kırıcı, kıran şey veya kimse, mancana (gemi)
BREAKEVEN : English Turkish
n. başa baş noktası, kâra geçiş noktası, kazanç ve giderlerin eşit olduğu nokta (Ticaret)
BREAKFALL : English Turkish
n. kontrollü düşüş, (Spor) düşmenin etkisini azaltan teknik
BREAKFAST : English Turkish
n. kahvaltı
BREAKFAST IN BED : English Turkish
yatakta kahvaltı, sabah yatakta yapılan kahvaltı
BREAKFAST IS NOT INCLUDED : English Turkish
kahvaltı dahil değil
BREAKFAST IS SERVED FROM 8 TILL 10 A.M : English Turkish
kahvaltı saat 8 ile 10 arası vardır
BREAKFAST TELEVISION : English Turkish
n. kahvaltı programı, sabah saatlerinde yayınlanan televizyon programları
BREAKFASTER : English Turkish
n. kahvaltı yapan kimse
BREAKFRONT : English Turkish
n. konsol dolap, orta kısımdan öne doğru açılan dolap
BREAKING : English Turkish
n. kırılma, kırma, zorla girme, bozma, meskene tecavüz
BREAKING AN OATH : English Turkish
yemin bozma, sözünü tutmama, sözünü yerine getirmeme
BREAKING AWAY : English Turkish
n. kopma
BREAKING DOWN : English Turkish
ayrılma, çökme, çöküş, dağılma, yerle bir olma
BREAKING IN : English Turkish
zorla girme, tecâvüz, alıştırma
BREAKING INTO : English Turkish
dalma, girme, güç kullanarak girme, zor kullanarak bir yere girme; sözünü kesme, söze karışma
BREAKING INTO PIECES : English Turkish
n. parçalama
BREAKING OATHS : English Turkish
af ile yeminlerin bozulmasına izin verme
BREAKING OFF : English Turkish
koparma, kopma
BREAKING OFF CONTACT : English Turkish
iletişimi kesme, irtibatı koparma, bağlantıyı kesme, bir ilişkiyi bitirme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani